7 Nisan 2015 Salı

Kardeşini Uyarmak üzerine müthiş bir kıssa



Kardeşi günah işlemeye müptela olduğu zaman daha fazla yardımına koşmak, onu tek başına bırakmamak va nasihatle ona yardım etmek EDEBİDİR.

Hazreti ÖMER RadıyAllahu anh'ın ahiret kardeşi olmuş olan zat Şam tarafına gitmiş, envai çeşit büyük günahlara dalmıştı. Uzun bir müddetten sonra Şam'dan birisi Hazreti ÖMER'in ziyaretine varmış. Hazreti ÖMER: "Filan adam benim arkadaşım idi, o taraflara geldi, acaba hali nedir?" diye sormuş; Şamlı adam: "Ya Emir-el-mü-minin, haşa o senin kardeşin değil, şeytanın arkadaşıdır. İçki içiyor, büyük günah işliyor." der. Hazreti ÖMER radıyallahu anh kalben Allah'a yönelir dua eder; ve adama: Sen gittiğinde şu mektubu ona ver." der. mektubun özeti:

Ey benim kardeşim, Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla mektubuma başlıyorum."Ha,mim. Bu kitap galip ve alim olan Allah'tan inendir. O günahları örtücü, tevbeyi de kabul edendir. Azabı da çok acıklı." mealindeki ayetten sonra: Ey kardeşim, şüphesiz halini öğrendim, sen benim kardeşimsin, KIYAMET GÜNÜNDE SENDEN AYRILMAK İSTEMİYORUM. Her nasılsa dünyada benden ayrıldın. Sen de benden ayrılmayı isteme, ne olur. Benim ahlakımla ahlaklan, senin kardeşinimbeni mahçup etmemeye çalış.

Kardeşi bu mektubu alınca: "Ne yüce insan, beni yanlız bırakmadı. ALLAH için nasihat etti. Vay benim halime ne kötü bir hal, and olsun, bundan sonra kardeşimi mahcup etmemeye çalışacağım. Ey benim Rabb'im. Azemetin'e karşı çok suç işledim, beni afuv et. Şayed ki beni afuv etmezsen bari her iki gözümü kör et. Ta ki Hazreti ÖMER'e karşı mahcubiyet azabını görmeyeyim" demekle tevbe
etmiştir.

Gözümün nuru Şeyh Abdulhak Hazretleri, kitabdan bu kıssayı bize okuduktan sonra şöyle dediler: "anladınız mı? Kardeşini günahla baş başa bırakan hıyanet etmiş olur. Ey gençler! İslam aleminin üzerine bir sel gelmiştir. Gücünüz ne kadar varsa kardeşlerinizi isyan selinden kurtarmaya çalışın. andolsun!... Mahcubiyetten gelen azap yerine cehennemin azabını tercih ederim. Hem dua ile hem nasihatle hem mali yardımla kardeşinizi bu selde boğulmaktan kurtarın. "dediler. Meclis ağladı, cezbeliler ve ağlayış sesinden bu sohbetin devamını zaptedemedim. Kendileri de ağladılar. buna ilaveten: "Ey müslüman kardeşlerim! Gençlere can ve malı feda etmekte fedakarlıkta bulunun. kurtarmaya çalışalım. "Şeyh Abdulhak'ın sohbetini dinledikten sonra tüm varımla vücudumu gençlere HİZMET ETMEYE VAKFETTİM. and olsun islamdan başka hiçbir gayem yoktur.


Üstad İsmail Çetin Kuddîse sırrıh.

Edeble varış, lutufla dönüş

0 yorum:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...