Kardeşi günah işlemeye müptela olduğu zaman daha fazla
yardımına koşmak, onu tek başına bırakmamak va nasihatle ona yardım etmek
EDEBİDİR.
Hazreti ÖMER RadıyAllahu anh'ın ahiret kardeşi olmuş olan
zat Şam tarafına gitmiş, envai çeşit büyük günahlara dalmıştı. Uzun bir
müddetten sonra Şam'dan birisi Hazreti ÖMER'in ziyaretine varmış. Hazreti ÖMER:
"Filan adam benim arkadaşım idi, o taraflara geldi, acaba hali
nedir?" diye sormuş; Şamlı adam: "Ya Emir-el-mü-minin, haşa o senin
kardeşin değil, şeytanın arkadaşıdır. İçki içiyor, büyük günah işliyor."
der. Hazreti ÖMER radıyallahu anh kalben Allah'a yönelir dua eder; ve adama:
Sen gittiğinde şu mektubu ona ver." der. mektubun özeti:
Ey benim kardeşim, Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
mektubuma başlıyorum."Ha,mim. Bu kitap galip ve alim olan Allah'tan
inendir. O günahları örtücü, tevbeyi de kabul edendir. Azabı da çok
acıklı." mealindeki ayetten sonra: Ey kardeşim, şüphesiz halini öğrendim,
sen benim kardeşimsin, KIYAMET GÜNÜNDE SENDEN AYRILMAK İSTEMİYORUM. Her nasılsa
dünyada benden ayrıldın. Sen de benden ayrılmayı isteme, ne olur. Benim
ahlakımla ahlaklan, senin kardeşinimbeni mahçup etmemeye çalış.
Kardeşi bu mektubu alınca: "Ne yüce insan, beni
yanlız bırakmadı. ALLAH için nasihat etti. Vay benim halime ne kötü bir hal,
and olsun, bundan sonra kardeşimi mahcup etmemeye çalışacağım. Ey benim
Rabb'im. Azemetin'e karşı çok suç işledim, beni afuv et. Şayed ki beni afuv
etmezsen bari her iki gözümü kör et. Ta ki Hazreti ÖMER'e karşı mahcubiyet
azabını görmeyeyim" demekle tevbe
etmiştir.
Gözümün nuru Şeyh Abdulhak Hazretleri, kitabdan bu
kıssayı bize okuduktan sonra şöyle dediler: "anladınız mı? Kardeşini
günahla baş başa bırakan hıyanet etmiş olur. Ey gençler! İslam aleminin üzerine
bir sel gelmiştir. Gücünüz ne kadar varsa kardeşlerinizi isyan selinden
kurtarmaya çalışın. andolsun!... Mahcubiyetten gelen azap yerine cehennemin
azabını tercih ederim. Hem dua ile hem nasihatle hem mali yardımla kardeşinizi
bu selde boğulmaktan kurtarın. "dediler. Meclis ağladı, cezbeliler ve
ağlayış sesinden bu sohbetin devamını zaptedemedim. Kendileri de ağladılar.
buna ilaveten: "Ey müslüman kardeşlerim! Gençlere can ve malı feda etmekte
fedakarlıkta bulunun. kurtarmaya çalışalım. "Şeyh Abdulhak'ın sohbetini dinledikten
sonra tüm varımla vücudumu gençlere HİZMET ETMEYE VAKFETTİM. and olsun islamdan
başka hiçbir gayem yoktur.
Üstad İsmail Çetin Kuddîse sırrıh.
Edeble varış, lutufla dönüş
0 yorum:
Yorum Gönder