Allah insanı nasıl korur?

Zünnu-i Mısri'nin şöyle dediği rivayet edilmiştir :Bir gün elbiselerimi yıkamak için Nil nehrinin kenarına gitmiştim. Nehrin kenarında dururken, bir de baktım ki, görülmemiş şekilde büyük bir akrep bana doğru geliyor.

Bu sudan İçmek Müslümana Haram

Vaktiyle Bursa’ da bir Müslüman, eski adı “Yahudilik Yolağzı,” bugünkü adı Arap Şükrü olan muhitte çeşme yaptırmış ve başına bir kitabe eklemiş: - “Her kula helâl, Müslüman’a haram!”

Hiçbirinin haccı kabul edilmedi!

Ali bin Muvaffak hazretleri, Şam’da yaşamış olan evliyânın büyüklerindendir. Zünnûn-ı Mısrî ve Abdullah bin Mübarek ile görüştü. 878 (H.265) senesi vefât etti... Abdullah bin Mübarek bir hac mevsiminde Mekke’de hac vazifelerini ifa ettikten sonra, Harem’de uyuyakalır

Kuran Sırları

Bilindiği gibi DNA terimi, canlılardaki genetik malzemenin kısaltılmış ifadesidir. Genetik biliminin başlangıç tarihi ise, Mendel isimli bilim adamının 1865 yılında hazırlamış olduğu genetik yasalarına dayanır. Bilim tarihi için bir dönüm noktası oluşturan bu tarihe, Kuran’da 18:65 numaralı Kehf Suresi’nin 65. ayetinde işaret edilmektedir. (En doğrusunu Allah bilir.)

Nefsin Mertebeleri

BİRİNCİ DAİRE: Nefs-i Emmare: Allah`ın emirlerine uymayan, yasaklarını çekinmeden yapan ve zevkine tabi olan nefistir. Nefs-i emmâre denilen bedbaht nefis zenginleştikçe şımarır. Bilgisi arttıkça kibri, gururu da artar. Hele bir de makam sahibi olursa artık onun yanına varmak, sokulmak ne mümkün!

YAHUDİLERİN MAYMUN OLMASI

Onlar, Davud Aleyhisselâm’ın zamanında "Eyle" denilen bir şehirde yaşıyorlardı. Eyle Medine ile Şam arasında bir yerde ve Kızıldenizin sahilinde bir yerdeydi. Allah onlara cumartesi günü balık avlamayı yasak etti. Cumartesi günü olduğu zaman, denizde balık kalmaz, hepsi sahile gelirdi.

ARAPÇA ÖĞRENİYORUM

Öncelikle Hafıza tekniği konusunda size olağan üstü bir ip ucu.Sureler kolaydan zora doğru sıralanır. Bir sayfa alınarak 3′e bölünür. Önce ilk 5 satır, daha sonra diğer satırlar 5′er 5′er ezberlenir ve sonrasında birleştirilerek tekrar yapılır.

Günahın Reçetesi

Büyük Mutasavvıf Beyazıd-ı Bestamî Hazretleri bir gün tımarhanenin önünden geçiyordu. Tımarhane hizmetçisinin tokmakla birşeyler dövdüğünü görüp

Ahir Zaman Bu Zaman Mı?

Ahir zamanın kendini hissettirdiği şu günlerde, Rabbimizin ikazlarını neden duymamazlıktan geliyoruz acaba? Nereye gidiyorsunuz? Nerede Muhammed ümmeti?

Şeytan İşi

Günlerden birgün şeytanın yolu bir köye düşmüş.Keyfi yerinde olan şeytan sırtını bir ağaca dayamış ve buzağısı kazığa bağlı olan ineğini sağan genç bir kadını uzaktan izlemiş.

Artan pilav

Yahya baba, II. Bâyezîd Hân zamanında, Edirne Bâyezid Külliyesi'nin aşçılarından biridir.. Arkadaşları hoşaf, kebap sebze, bakliyat pişirir. Ama onun ihtisası pilavdır. Mübârek işe girişti mi, ibadet ettiğini sanırsınız.

Olgun İmana Kavuşma

MESCİD-İ Saadet'te Ashab-ı Kiram toplanmışlar, derin bir vecd ve huşu içinde Allah'ın Resûlünü dinlemekteydiler. Hazret-i Fahr-i Kâinat Efendimiz ise, Al-i İmrân sûresinden şu mealdeki Âyet-i Kerimeyi okuyordu:

Gönül Örtüsü Hayâ

Gönlün titremesidir hayâ. Gönül ki kurtulmuştur da ağırlıklarından, bir yaprak kadar incelmiştir. İşte o nazenin yapraktır müminin gönlü. Titrer bir günah, bir yanlış, bir aykırı hal gördüğünde.

KÂLU BELÂ

Ve kıyâmet günü, gerçekten biz bundan gâfildik (gâfilleriz) dersiniz diye (dememeniz için), senin Rabbin, Âdemoğullarının sırtlarından onların zürriyetlerini aldığı zaman onları, nefsleri üzerine şahit tuttu. (Allahû Tealâ şöyle buyurdu): “Ben, sizin Rabbiniz değil miyim?” Dediler ki: “Evet, (Sen, bizim Rabbimizsin), biz şahit olduk.”

AY'IN RESÛLULLAH (S.A.V)'A SELAM VERMESİ

Ebû Kubeys dağının altında duruyorduk.Ay doğu tarafından göründü.Yükselerek yukarı çıktı. Nûru bütün âlemi doldurmaya başladı.Göğün ortasında kâmil bir dolunay haline geldi...

25 Ekim 2009 Pazar

Marifetullah ne demektir?
Marifet, tanıma, bilme demektir. Marifetullah, Allah’ı Kur’anın bildirdiği gibi tanıma, sıfatlarını, isimlerini ve bunların sonsuz kemalde olduğunu bilme, İlâhî hakikatlere vakıf olma, şeklinde özetlenebilir.
Allah’a inanan insanın kalbi imanla nurlanmıştır. Bu, kör gözün açılmasından, işitmeyen kulağın duymaya başlamasından çok ileri bir inkişafla ruhun, Rabbine kavuşması, Ona inanması ve kendini Onun mahlûku bilmesidir. Şimdi sıra, Onu tanıma vadisinde mesafeler almaya gelmiştir.
Kur’an-ı Kerim, mümine daima marifet dersleri verir. Allah’ın adıyla başlar ve hemen Allah’ın Rahman ve Rahim olduğunu bildirir. Bu bir marifettir, yâni Rahman ve Rahim olarak Allah’ı tanımaktır.
“Yaratan Rabbinin ismiyle oku!” emriyle Allah Resulü’ne (asm.) ve O’nun şahsında da bütün ümmetine marifet sahasında mesafeler kat etme emri verilmiştir. Biz bu emirdeki Rab isminden dersimizi alarak, öncelikle kendimizde tecelli eden ilâhî terbiyeyi okuruz. Yüzümüzü gözümüzü; kalbimizi ruhumuzu, kanimizi, hücremizi okuruz. Hepsini en güzel ve en faydalı biçimde terbiye eden Rabbimizin rahmetini, keremini okuruz. Okudukça O’nun terbiye ediciliğine ve O’nun rahmetine olan marifetimiz artar. İhsanını daha güzel, daha net, daha açık seyreder oluruz.
Ayetin devamına geçer, nutfeden yaratıldığımızı ibretle düşünürüz. Bizi her şeyimizle o küçücük şifrede yerleştiren ve onu açıp her organımızı yerli yerine koyan Rabbimizin lütfuna, rahmetine hayran kalırız.
Rab ismi üzerindeki bu düşüncelerimiz, bizi Fatiha Suresine götürür. Rabbimizi, “Rabb-ül-âlemin” olarak tanırız. O, bizim Rabbimiz olduğu gibi, bütün hayvanlar ve bitkiler âleminin de Rabbidir. Sema, arz, Melek ve cin âlemlerinin, Arşın, kürsinin, cennet ve cehennemin de Rabbidir. Bunları düşündükçe, O’nun marifetinde daha da terakki ederiz. Rab ismi İlâhî isimlerden sadece birisi. Diğer isimleri ve tecellilerini de aynı şekilde tefekkür ederiz. Allah’ı Rab olarak tanıdığımız gibi, Rezzak, Muhyi (hayat verici), Kerim ve Kadir olarak da tanırız. Böylece marifetimiz daha da artar. Sonra, bütün bu isimlerin İlâhî sıfatlardan geldiğini düşünürüz. Marifetimiz sıfatlar aleminde derinleşir ve genişlenir. Ve sonunda, bütün bu sıfatların bir tek zata ait olduğunu bilmekle tevhit sahasına girer, Allah’ı hiçbir mahlukuna benzemeyen, bütün sıfatları gibi zatıyla da eşi ve benzeri olmayan tek zat olarak biliriz.
Allah’ın yarattığı eşya üzerinde bilim adamlarının dünya yaratıldığından beri kafa yormaları ve her gün yeni keşiflerde bulanmaları, varlık alemini her geçen gün biraz daha tanımaları gösteriyor ki bu eserlerin tümünü yaratan Allah’ı tanımanın, O’nun marifetinde ilerlemenin sonu yoktur. Peygamber Efendimiz (asm) miraç mucizesinin son durağında, “Ben seni hakkıyla tanıyamadım.” buyurmakla, hem bu sahanın sonsuzluğunu, hem de marifetimizi kesinlikle yeterli görmeyip ömrümüzün sonuna kadar bu yolda ilerlememiz gerektiğini bize ders vermektedir.
MARİFETULLAH İLMİ
VE MARİFETULLAH EHLİ

Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime’sinde buyurur ki:

“Her şeyden haberdar olan Allah gibi sana hiç kimse haber veremez.” (Fâtır: 14)

Sana hakikatı bildirecek olan, herşeyden kemaliyle haberdar olan zât-ı kibriyâ’dır, diğer haber verenler değil.

Allah-u Teâlâ veli kullarını bize tarif ediyor ve Hadis-i kudsî’de buyuruyor ki:

“Kulun benimle meşgul olması, en fazla önem verdiği şey olursa, onun arzu ve lezzetini zikrimde kılarım. Arzu ve lezzetini zikrimde kılarsam da o bana âşık olur, ben de ona âşık olurum. O bana, ben ona âşık olunca da, onunla aramdaki perdeyi kaldırırım. Bu hâli onun umumî hâli kılarım. İnsanlar yanıldığı zaman o yanılmaz. Böylelerinin sözleri peygamberlerin sözleri gibidir. Gerçek kahramanlar onlardır.

Onlar öyle kimselerdir ki yer ehline bir cezâ ve azab vermek istediğim zaman onları hatırlarım da azabdan vazgeçerim.” (Ebû Nuaym, Hilye)

Bu mevzuyu güzel takip edebilmeniz için üç Hadis-i şerif’i birleştireceğiz.

Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz buyururlar ki:

“Ümmetimin âlimleri benî İsrail’in Peygamberleri gibidir.”

“Allah-u Teâlâ bu ümmete, her yüz yıl başında dinini yenileyecek bir müceddid gönderir.” (Ebu Dâvud)

Bunlar yüz senede bir, vazifeli olarak gönderilmiş olanlardır.

Resul-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz bir diğer Hadis-i şerif’inde buyururlar ki:

“Âlimler peygamberlerin varisleridir.” (Buharî)

Hadis-i kudsî’de geçen “Böylelerinin sözleri peygamberlerin sözleri gibidir, gerçek kahramanlar onlardır.” beyanını bu üç Hadis-i şerif ile izah etmiş olduk.

Nübüvvetin üstünde hiç bir rütbe olmayacağına göre, bu rütbeye vâris olmaktan daha büyük şeref tasavvur edilemez.

Hiç bir peygamberin ümmeti vâris-i enbiyâ mertebesine nâil olamamıştır. Bu vazife ancak Ümmet-i Muhammed’e tevdi ve ihsan buyurulmuştur.

Bunlar öyle kimseler ki bütün işleri Allah içindir. Hiç bir kimseden hiç bir ücret, hiç bir menfaat beklemezler. Her şeyleri liveçhillahtır, Hazret-i Allah’a dayanır.





Vâris-i enbiyâ kimdir?

Allah-u Teâlâ kimi sevip seçmişse, kimi kendisine çekmişse, emanetini kime vermişse, Resulullah Aleyhisselâm’ın nûrunu kime takmışsa, işte onlar Peygamber vârisidirler.

Onların muallimi bizzat Hazret-i Allah’tır.

Âyet-i kerime’de:

“Allah’tan korkar, takvâ sahibi olursanız mualliminiz Allah olur” buyuruluyor. (Bakara: 282)

Muallimleri Hazret-i Allah olduğu için ilimleri kesbî değildir, yani herhangi bir hocadan medreseden tahsil etmezler. Onların ilimleri vehbîdir, doğrudan doğruya Hazret-i Allah ve Resulullah Aleyhisselâm’dan gelir. Yani halka muhtaç değildirler.

Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz bu ilmi tarif ediyor ve Hadis-i şerif’lerinde buyuruyor ki:

“Öyle ilimler vardır ki, gizlenmiş mücevherat gibidir. Onu ancak Ârif billâh olanlar bilirler. Bu ilimden konuştukları vakit, Allah’tan gafil olan kimseler anlamazlar.

Binâenaleyh Allah-u Teâlâ’nın kendi fazlından ilim ihsan ettiği âlimleri sakın tahkir edip küçük görmeyin. Çünkü Azîz ve Celîl olan Allah onlara o ilmi verirken tahkir etmemişti.” (Erbaîn)

Kur’an-ı kerim’de beyan buyurulduğuna göre Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz için de müşrikler böyle söylediler. “Peygamberlik filân filân kimselere verilseydi?” dediler. (Bakınız, Zuhruf: 31)

Yani Allah-u Teâlâ’nın takdir ve taksimine rızâ göstermediler. Neden? Çünkü nefis putu “Ben!” diyor, başka kimseyi dinlemiyor, o bir puttur.



Onların vâris-i nebi oldukları nasıl bilinir?

Hiç kimseden hiç bir tahsil görmediği halde en doğrusunu bilirler.

Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime’sinde buyurur ki:

“Eğer bilmiyorsanız dini müşküllerinizi ehl-i zikirden sual ediniz.” (Nahl: 43)

Ehl-i zikirden murad evliyaullah hazeratıdır.

Bir Âyet-i kerime’de de şöyle buyuruluyor:

“İnsana bilmediklerini O talim eyledi.” (Alâk: 5)

Hiç kimseden çekinmeden hakikatı söyler. Neden? Vazifedar olduğu için. Mühim olan emr-i ilâhîdir, mahlûkun hiç hükmü yoktur.

Âyet-i kerime’de:

“Ey iman edenler! Eğer siz Allah’tan korkar, takvâ sahibi olursanız, O size iyi ile kötüyü ayırt edecek bir marifet bir nûr verir.” buyuruluyor. (Enfâl: 29)

Kendilerine ihsan ve ikram edilen o lütuf ve o nur sebebiyledir ki, Allah-u Teâlâ’nın bildirdiği kadar bütün hakikatları bilirler, hiç kimseden çekinmeden hakikatı söylerler.

Ve Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime’sinde onları şöyle tarif eder:

“Hiç bir kınayıcının kınamasından korkmazlar.” (Mâide: 54)



Resul-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz de Hadis-i şerif’lerinde buyururlar ki:

“Allah-u Teâlâ bu ümmete, her yüzyıl başında dinini yenileyecek bir müceddid gönderir.” (Ebu Dâvud)

Dünya bozulmaya yüz tuttuğu, fitne ve fesadın arttığı bir zamanda Allah-u Teâlâ sevdiği ve seçtiği bu kullarından birini gönderir, o ifsadı kaldırır.

Hele bu zamanda, her gün bir bölücü, her gün bir fitne türüyor.

Bu gönderilme hususunu size şöyle arzedelim. İsâ Aleyhisselâm Antakya halkını Tevhid’e davet etmek için Havari’lerinden iki kişiyi göndermişti. Oranın halkı karşı çıkınca arkalarından bir Havarî daha gönderdi.

Hazret-i Allah bu hadiseyi Kuran-ı kerim’inde şöyle haber veriyor:

“O zaman kendilerine iki elçi göndermiştik de onları yalanlamışlardı.”

“Biz de bir üçüncü ile onları takviye edip desteklemiştik.”

“Gerçekten biz size gönderildik demişlerdi.” (Yâsin: 14)

Dikkat edilirse onları görünüşte İsâ Aleyhisselâm gönderdi, fakat Hazret-i Allah “Biz gönderdik.” buyuruyor. “Biz gönderdik.” buyurulması, İsâ Aleyhisselâm tarafından gönderilmeleri de Allah-u Teâlâ’nın emriyle olduğundan dolayı olmuş oluyor.

Binaenaleyh bu gönderilenler Hazret-i Allah’ın emrini tebliğ ediyorsa, halkın onlara itaat etmesi gerekiyor. Gönderilmiş olduğu için.

Onlara isyan eden, gönderene isyan etti demektir. Ahirette de bundan ötürü muhasebeye çekileceği şüphesizdir. “Ey kulum! Benim ahkâmım sana duyurulmadı mı? Benim ahkâmıma mı iman ettin, yoksa imamına mı iman ettin?”

İmama iman edenler, iman ettikleri imamın orada peşinde olup cehennemi boylayacaklar. Çünkü Allah-u Teâlâ’nın hükmünü hiçe saydılar.

Âyet-i kerime’de:

“İnsan sınıflarından her birini biz o gün imamlarıyla beraber çağıracağız.” buyuruluyor. (İsrâ: 71)

Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz Bedir’de Cebrail Aleyhisselâm’ın tavsiyesi üzerine yerden bir avuç kum alarak müşriklerin üzerine attı. Bu atış onların hezimetine vesile oldu.

Âyet-i kerime’sinde Allah-u Teâlâ buyuruyor ki:

“Onları siz öldürmediniz, fakat Allah öldürdü. Resulüm! Sen atmadın Allah attı.” (Enfâl: 17)

Görünüşte Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz attı, fakat Hazret-i Allah “Ben attım” buyuruyor.

Âyet-i kerime’de şöyle buyuruluyor:

“De ki: Ey mülkün sahibi Allah! Sen mülkü kime dilersen ona verirsin. Kimden dilersen ondan alırsın. Kime dilersen ona izzet verirsin, yükseltirsin. Kime dilersen ona zillet verirsin, alçaltırsın. Hayır senin elindedir. Sen her şeye kadirsin.” (Âl-i imran: 26)

Fâil-i mutlak olan Hazret-i Allah fiillerini icra eder, sahnede başkası görünür.



Cenâb-ı Fahr-i Kâinat -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimizin “Sehm-i nübüvvet” ve “Sehm-i velâyet”inden nasip alanlar Hakk iledirler ve Hakk’tan bahsederler.

Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime’sinde onları şöyle tarif ediyor:

“Yarattıklarımızdan öyle bir topluluk da vardır ki, onlar Hakk’a iletirler ve Hakk ile hüküm verirler.” (Araf: 181)

Onların ilmi vehbîdir, Hazret-i Allah ve Resulullah Aleyhisselâm’dan gelir. Nasibdar olanlara nasiplerini vererek; şeriat, tarikat, hakikat ve marifet yolları ile Hazret-i Allah ve Resulü’ne ulaştırmaya çalışırlar.

Kendilerinin değersiz olduklarını bilirler, zira bütün değerler Allah-u Teâlâ’ya aittir.

Hükümsüz olduklarını görürler, zira hüküm de Allah-u Teâlâ’ya aittir.

Bunu onlardan başka kimse bilmez. Herkes varlık satmaya çalışır. Fakat O Hazret-i Allah’ta fâni olduğu için, Hazret-i Allah’ı görür, kendisinde hiç bir şey görmez.

Âyet-i kerime’de şöyle buyuruluyor:

“O’nun ilmi dışında bir yaprak dahi düşmez.” (En’am: 59)

Hazret-i Allah öyle bir Allah’tır ki bütün mahlûkat bir araya gelse bir tek yaprağı yaratamazlar.

Eğer Hazret-i Allah’ı bulamıyorsan, iyice düşün, burada bul! Zira bütün kâinat bir tek yaprağın karşısında âciz kalıyor. O ise öyle bir Allah! Hazret-i Allah’ı güzel düşünürseniz, varlığını her zerrede hissedebilirsiniz.

Âyet-i kerime’sinde buyurur ki:

“Allah’ın izni olmadan hiç bir kimsenin iman etmesi mümkün değildir.” (Yunus: 100)

Hazret-i Allah dilemezse hiç kimsenin kalbine imanı düşürmez. O, hidayeti bulan kimseleri hidayete erdirmekte, dalâlete düşürdüğü kimseleri de dalâlette bırakmakta âdil olandır.

“Onlar o kimselerdir ki, Allah imanı kalplerine yazmıştır.” (Mücadele: 22)

Âyet-i kerime’sinde beyan buyurduğu üzere kimin kalbine imanı yazarsa, o iman sebebiyle, o nûr sayesinde hakikatı onlara bildirmiş oluyor.

“Allah size imanı sevdirdi ve onu kalbinizde süsledi. Küfrü, fâsıklığı ve isyanı ise çirkin gösterdi. İşte doğru yolda olanlar bunlardır.” (Hucurat: 7)

Âyet-i kerime’si mucibince kime imanı sevdirir ve o imanı kalbinde süslerse onu tutuyor demektir. Bu böyledir, esas budur. Kurtulan böyle kurtuluyor, kurtardığı için kurtuluyor. Biz buna “Hıfz-u himaye, tasarruf-u ilâhiye.” diyoruz.

Onlar Hakk’ı bilir, kendisini bilmez. Hakk’ı görür kendisini görmez.

Bir sivrisinek kanadı kadar varlığı olsa, yahut kendisinde varlık görse, Allah-u Teâlâ’ya karşı o da bir varlıktır.

Bu mahviyet onlara mahsustur. Çünkü Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime’sinde buyurur ki:

“Sana gelen her iyilik Allah’tandır, bütün kötülükler de kendi nefsindendir.” (Nisâ: 79)

Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz ise Hadis-i şerif’lerinde:

“Kendinde varlık görmen, diğer günahlarla kıyaslanmayacak kadar büyük bir günahtır.”

Çünkü var olan ancak Hazret-i Allah’tır. Vücud O, mevcud O...



Hakikat ehlinde Hakk’tan gayrı hiç bir şey bulunmaz. Varlığını ata ata Var’a ulaşırlar.

Resul-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz bir Hadis-i şerif’lerinde şöyle buyururlar:

“ -Müferridler yarışı kazandılar;

–Müferridler kimlerdir yâ Resulellah?

–Onlar o kimselerdir ki, Allah-u Teâlâ’nın zikrine bütün benlikleriyle dalmışlardır, başka şeylerle uğraşmazlar.

Bu zikir onlardan yüklerini indirmiştir, kıyamete hafif olarak gelirler.” (Müslim)

Bir Hadis-i kudsî’de şöyle buyuruluyor:

“Kulum beni zikrettiği zaman ben onunla beraberim.” (Buharî)

Âlem-i billâh olanlarda Allah-u Teâlâ nasıl tecelli etmişse öyledir.

O Rabbül-âlemindir. Kuluna tecelli edince O’nun tecelliyâtı ile âlem olur.

Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime’sinde buyurur ki:

“Onlar o kimselerdir ki, Allah imanı kalplerine yazmış ve onları kendinden bir ruh ile desteklemiştir.” (Mücâdele: 22)

Dikkat ederseniz Hazret-i Allah ruh ile bizi ayakta tutuyor, ruhu çektiği zaman bir şey olmuyor. Ruhu halkeden Hazret-i Allah, ruhâniyeti de halketmiştir. Bu bilinmeyen bir ilimdir. Allah-u Teâlâ dilediği kulunu bu ruhâniyetle destekler, bu ruhâniyetten lâtifeler husule gelir. Allah-u Teâlâ bu lâtifeleri dilediği şekilde çalıştırır. Bir kişi olur, on kişi olur, kırk kişi olur, bu sizin ilminizin dahilinde değildir.

Herkeste bir ruh var, onlarda iki tane var. Gayemiz size yavaş yavaş marifetullah ehlini ve ilmini bu şekilde duyurmaya çalışmak.

Bu kudsî ruh, onlardan başka kimsede bulunmaz.

Ayrıca onlar Resulullah Aleyhisselâm tarafından “Fırka-i Nâciye” yani “Kurtulmuş Fırka” lâkabıyla müşerref kılınmışlardır. Bu kalpleri diri hakikat erleri Resulullah Aleyhisselâm’ın yolundan, Ashab-ı kiram’ın, selef-i salihinin yolundan yürümüşler, sırat-ı müstakimden bir an bile ayrılmamışlardır. Bu güne kadar da bu âli himmetleriyle Hakk yolunun sâliklerini bidatçıların, ehl-i dalâletin iğva ve saptırmalarından korumuşlardır.

Allah-u Teâlâ onların doğruluğunu bizzat kendisi rahmetiyle müminlere göstermiş, müminler de bu büyüklerden istifade etmişler feyz almışlardır.



Ve bu kullar Allah-u Teâlâ’ya nasıl yaklaştılar?

Bir Hadis-i kudsî’de şöyle buyuruluyor:

“Bana bir karış yaklaşan kimseye ben bir arşın yaklaşırım. Bana bir arşın yaklaşan kimseye ben bir kulaç yaklaşırım. Bana yürüyerek gelene ben de koşarak gelirim.” (Buharî ve Müslim)

Allah-u Teâlâ bu kulları kendisi için seçmiştir. Allah-u Teâlâ’ya yaklaşan bu kullar sevgi ile yaklaşmışlardır. Allah-u Teâlâ bunlara âşık olmuş; onları sevdiği gibi, bu kullar da Allah-u Teâlâ’ya âşıktır. Allah’tan başka hiç bir arzuları yaşamaz.

“Allah kimi dilerse onu rahmetiyle mümtaz kılar.” (Bakara: 105)

İşte Allah-u Teâlâ bu sevgili kullarını bu lütfa mazhar etmiştir.

“Biz rahmetimizi kime dilersek ona isabet ettiririz.” (Yusuf: 56)

Gerçekten bu sevgili kullarını daire-i saadetine almış, merkez-i selâmetine çıkarmış, huzuruna kadar almış ve en büyük saâdetine eriştirmiştir.

“Onlar sıdk makamında kuvvet ve kudret sahibi hükümdarın huzurundadırlar.” (Kamer: 55)

Bir düşünün! Allah-u Teâlâ onları huzuruna aldı. O kehribarın tozu olduğu için sıddıkiyet makamına kadar çıkardı.



Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz Hadis-i şerif’lerinde buyururlar ki:

“Rahman olan Allah’ın cezbelerinden bir cezbe insanların ve cinlerin amellerine denktir.” (K. Hafâ)

Bir insanın bin sene ömrü olsa, Allah-u Teâlâ’ya yaklaşmak istese, Allah-u Teâlâ kendisine çekmek istediği kulunu bir anda çeker. Kişinin kendi çalışması ile bin senede ulaşamadığı mesafeye, Allah-u Teâlâ dilerse bir anda ulaştırır. Neden? O çekti, O’nun kuvveti O’nun kudreti çekti. Bu Hadis-i şerif’in mânâsı budur, bu da açılmış oldu.

İşte Hazret-i Allah bunları sevdi, seçti, huzuruna aldı.

“Biz Allah içiniz ve yine O’na döneceğiz.” (Bakara: 156)

İşte bunlar Allah için olan ve Hazret-i Allah’a dönenlerdir.

Bu iltifat-ı ilâhî’ye mazhar olanlar bunlardır.

Gerçekten bunlar Allah-u Teâlâ’nın kullarıdır, bunlar Allah-u Teâlâ’ya teslim olmuşlardır, iradelerini Hakk’ın iradesine bırakmışlardır. Onlarda arzu yaşamaz. Onlar için mühim olan “Hükm-ü ilâhî”dir. Çıkacak hükm-ü ilâhî’ye bakarlar. Onlar Hakk’ın kudret elindedir. Nereye koyarsa orada bulunurlar. Onlar için hayat-vefat değişmez. Dünyâda olmakla kabirde olmak arasında hiç fark yoktur. Gerçek kahraman işte onlardır, burası “Kulluk Makamı”dır.

Şimdi hepimiz bu hakikat aynasında kendimize bakalım; Hazret-i Allah için miyiz, şeytan için miyiz, nefis için miyiz, dünyâ için miyiz?



Allah-u Teâlâ’nın “Vedüd” İsm-i şerifi vardır. Yani itaatkâr kullarını çok seven, sevilmeye en çok lâyık olan demektir.

Allah-u Teâlâ’nın bir İsm-i şerifi de “Lâtif” dir, yani en ince işleri yapan, bütün işlerin inceliklerini bilen, sonsuz lûtufkâr O’dur.

Diğer bir İsm-i şerif’i de “Veli” dir. Yani salih kullarının dostu olan demektir. Tasavvur buyurun bir kulun dostu Hazret-i Allah olursa...

Âyet-i kerime’lerde şöyle buyuruluyor:

“Ölen kişi Allah’a yaklaştırılanlardan ise; ona rahatlık, güzel rızık ve Naim cenneti var.” (Vâkıa: 88-89)

Bu gibi kimselerin cennette yerini görmeyince, cennet çiçeklerinden bir dal gelip onun kokusunu koklamayınca ruhunun kabzolunmayacağına dair muhtelif Hadis-i şerif’ler vardır.

O kişiye Âyet-i kerime’deki bu müjde verildiğinde Allah-u Teâlâ’ya ulaşmak ister. Allah-u Teâlâ ise onun kendisine ulaşmak istemesinden çok daha sevinç duyar.

“Eğer sağcılardan ise; ‘Ey sağcı! Sana sağcılardan selâm!’ denir.” (Vâkıa: 90-91)

Can boğaza gelmiş durumdaki mümin o selâmı kemal-i meserretle alır ve rahatlar, dostluğun ünsiyetini hisseder.

“Amma yalanlayıcı sapıklardan ise; işte ona da kaynar sudan bir ziyafet ve cehenneme atılma vardır. Kesin gerçek budur işte!” (Vâkıa: 92-95)

Ben bu kaynar suyu gördüm. Bir kişi için merak etmiştim, kaynar suya nasıl atılır diye, sonra gösterdiler. Kaynar suya atıldı, çıktıktan sonra baktım ki, bütün kemikleri soyulmuş, elbiseyi ipe asar gibi astılar. Artık o acı binlerce sene olsa unutulmaz. Ondan sonra bir de cehenneme atılma var.




Dünyânın garip hali.

Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime’sinde:

“Her insan ölümü tadacaktır.” buyuruyor. (Âl-i imran: 185)

Allah-u Teâlâ’nın bütün yarattıklarının misali; farz-ı muhal bir denize bir ağ atılmış, balıkların hepsi tutulmuş ve fakat tutulduğunu da bilmiyor, sağa sola saldırıyorlar. Sahibi ağı yavaş yavaş çekiyor, hiç birinin umurunda bile değil. Biraz sonra karaya çıkacaklar, çok çırpınacaklar, hiç de bu çırpınmanın faydası olmayacak. Hepsi ölüme mahkûm.

Ve fakat Allah-u Teâlâ’nın feyz ve rahmet deryası vardır, o derya uçsuz bucaksızdır ve sonsuzdur. O deryâdan da Habib-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem-in deryasına gelir. Bu derya, feyz ve hayat suyudur. O deryâdan da zamanın Mürşidinin deryasına gelir.

Allah-u Teâlâ o ağın içinden alıp, Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimizin hayat suyu olan feyiz deryâsına kimi koyarsa, onun için ölüm yoktur.

Hadis-i şerif’te buyurulur ki:

“Müminler ölmezler, ancak bir evden bir eve naklolunurlar.”

Mürşid-i kâmil’in deryâsına gelince; diğer bir Hadis-i şerif’te şöyle buyurulmaktadır:

“Her asırda benim ümmetimden Sâbikûn vardır. Ki bunlara Bûdelâ ve Sıddikûn itlak olunur. Haklarındaki inâyet ve merhamet-i ilâhiye o kadar mebzüldür ki, sizler de o sâyede yer ve içersiniz. Ehl-i arz için vukuu tasavvur edilen belâ ve musibetler onlarla kaldırılır.” (N. Usûl)

İşte bu deryâya koyduklarını da dilerse hayat suyu ile yaşatır. Bunlar helâl lokma üzerinde çok dururlar, ihlâslı ubudiyet ve taatla meşgul olurlar. Diğer taraftan dinimize ve vatanımıza sahip çıkmak için cihad ederler.



“Sadıklar” Kimlerdir?

Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime’sinde:

“Sadıklarla beraber olunuz.” buyurmaktadır. (Tevbe: 119)

Sâdıklar, Allah-u Teâlâ’nın veli kulu olan mürşid-i kâmillerdir.

Bu Âyet-i kerime de şimdiye kadar açılmış değil.

Bu sâdıklar üç merhaleden geçer. Birincisi dünyâya gelir, fakat inanın ki dünyaya gönderilmeden evvel o sâdıklardandır, sâdık olarak gelir. İkincisi bir rehber-i sâdık ile geldiği makamlara tekrar çıkar, Hakk’a ulaşır. Allah-u Teâlâ onu vazifelendirmeyi murad etmişse onu o makamdan aşağıya indirir ve vazifedar yapar.

Allah-u Teâlâ onlarla olmayı emir buyuruyor. Çünkü o kulunun varlığını boşaltmış, kendi lütfu ile doldurmuştur. Ona kendini bildirmiş, mahlûka ait hiç bir şey olmadığını, her şeyin O’nun ve O’ndan olduğunu ona duyurmuştur. Sonra onu irşad için vazifelendirmiştir. “Ben seni gönderiyorum, bildirdiklerimi bildir diye.” Bunların muallimi Hazret-i Allah’tır, bu Âyet-i kerime çok geçecek.

Ancak onlar Hakk’a götürürler. Diğerleri ise kendi yoluna davet eder, kendi dinine çeker, kendi kitabına göre icraat yapar.

Ancak vazifedar ettiği kullar müstesnâdır.

Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime’lerinde veli kullarını bize beyan eder:

“İyi bilin ki, Allah’ın veli kulları için hiç bir korku yoktur, onlar mahzun da olmayacaklar.” (Yunus: 62)

Allah korkusu her korkuyu alıp götürdüğü için başka korku kalmamıştır. İlerisi daha güzel olduğu için de, geçmişle ilgili hüzünleri yoktur.

“Onlar iman edip takvâya ermiş olanlardır.” (Yunus: 63)

Kemal-i iman ile iman ettikleri gibi, bütün ilâhî emirleri ve hükümleri kabul ve tasdik ederler. İfâsı ve icrası için azami gayret gösterirler. Her türlü haram ve şüpheli şeylerden sakınırlar.

“Dünyâ hayatında da âhirette de onlar için müjdeler vardır.” (Yunus: 64)

Bu, Allah-u Teâlâ’nın kendilerine olan teveccühü ve ikramıdır. Dünyada da müjdelenmişlerdir, ahirette de müjdelenmişlerdir.

“Allah’ın verdiği sözlerde aslâ değişme yoktur.” (Yunus: 64)

Bu müjdeli sözlerini değiştirecek, verilmiş hükmünü kaldıracak hiç bir kuvvet yoktur, olması ihtimali de mevcut değildir. Verdiği söz mutlaka yerine gelir.

“Bu en büyük saâdetin tâ kendisidir.” (Yunus: 64)

Evliyaullah’ın dünyada ve âhirette müjdelenmiş olmaları öyle bir ihsan-ı ilâhîdir ki, bunun fevkinde bir nimet tasavvur edilemez.

“Siz beşeriyet için meydana çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz; iyiliği emreder, kötülükten vazgeçirmeye çalışırsınız ve Allah’a inanırsınız.” (Âl-i imran: 110)

İşte yüz senede bir gelen bunlardır. Bunlar ümmet-i Muhammed’in öncüleridir.

“Allah dilediği kimseyi nuruna kavuşturur.” (Nur: 35)

Allah-u Teâlâ bir kulunu da nuruna kavuşturunca, artık onun bütün iş ve icraatı ona göre olur. Bunlar Allah-u Teâlâ’nın has kullarıdır, başkasına şâmil değil.

“Kur’an kendilerine ilim verilen insanların kalplerinde parıldayan apaşikâr âyetlerdir.” (Ankebut: 49)

Hazret-i Kuran’ın verdiği ilimle, kalplerinde parlayan apaşikar nur sayesinde Allah-u Teâlâ dilediği kadar bunlara esrar-ı ilâhîyi bildirir ve gösterir. Onun içindir ki bunların bildiğini başkaları bilemez. Zâhir ulemâ bunları bilmez, anlamaz, görmez. Bu çizgiyi ayırdık. Çünkü bu sadır ilmi, zâhir ulemânın ilmi satır ilmidir.

“Allah bir kimsenin kalbini müslümanlık için açarsa, o Rabbinden verilen bir nur üzerindedir.” (Zümer: 22)

İşte Rabbinden verilen bu nur sayesinde ancak bu esrar-ı ilâhî bilinir. Bildirildiğinden ötürü bu hakikatlara vakıftırlar.

Bunun içindir ki:

“Allah göklerin ve yerin nûrudur.” (Nur: 35)

Âyet-i kerime’sinin sırrına bu surette mazhar oluyorlar. Hem görüyorlar, hem biliyorlar, hem söylüyorlar. Bütün ilim sahipleri bu Âyet-i kerime’nin karşısında durur. Evet Âyet-i kerime olduğu için itiraz etmiyor amma, içi kabul etmiyor. Fakat hakikat erleri bunu bilir, gözü ile de görür. Allah-u Teâlâ göstermedikçe, ilimle bilinmez.

Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime’lerinde buyurur ki:

“Allah o kimselerle beraberdir ki, onlar takvâ sahibidirler ve onlar öyle kimselerdir ki muhsinler vasfını almışlardır.” (Nahl: 128)

Bu gibi kimselerin gerçek velisi Hazret-i Allah’tır. Bu hususi bir beraberliğin ifadesidir.

“Allah dilediği kulunu zatına seçer.” (Şûrâ: 13)

Dikkat edin, bunları Hazret-i Allah tarif ediyor. İşte bu sevdiği ve seçtiği kullara dilediği şekilde tecelli eder ve onları vazifedar kılar. Her birisi ayrı ayrı vazifelerle gönderilmiştir. İşte bu tarif edilen taife hakiki mutasavvıflardır.



“Mümin müminin aynasıdır.”

Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz Hadis-i şerif’lerinde buyururlar ki:

“Mümin müminin aynasıdır.” (Ebu Dâvud)

Çok mühim bir Hadis-i şerif... İki türlü tefsir edilecek.

Birinci müminden murad mümin kulun kalbi, ikinci müminden ise bizzat Allah-u Teâlâ murad edilmektedir.

Yani Allah-u Teâlâ kendisine atfettiği İsm-i şerif’i sevdiği mümin kuluna da atfediyor.

Hazret-i Allah tecelli ettiği zaman, kendisini o mümin kulunun kalbinde görür. Bu yalnız onlara mahsustur.

Bir Âyet-i kerime’de şöyle buyuruluyor:

“Üstün ve çok merhametli Allah’ın indirdiği Kur’an yolu üzerindesin.” (Yâsin: 5)

Bu Allah-u Teâlâ’nın Habib-i Ekrem’inin vekili olduğu için.





Veli Kulların Hazret-i Allah Katında Değeri:

Allah-u Teâlâ Hadis-i kudsî’de veli kullarını bize beyan ediyor:

“Muhakkak ki Ebrar’ın benimle mülâki olmaya iştiyakları çoğalmıştır. Halbuki benim onlarla mülâki olmaya iştiyakım daha kuvvetlidir.”

Tasavvur buyurun Allah-u Teâlâ’nın onların üzerinde ne kadar sevgisi var, onlara kavuşmak için ne kadar arzusu var? Onlar Allah-u Teâlâ’dan bir an ayrı değildir. Fakat bizim anlamamız için Allah-u Teâlâ bunu bize buyuruyor ve duyuruyor.

Şimdi bir Hadis-i kudsî arzedeceğiz. Hakk Celle ve Alâ Hazretleri buyurur ki:

“Velilerimden birisine düşmanlık eden kimseye ben harp ilân ederim. Kulumu bana en çok yaklaştıran şey, farz kıldığım ibâdetleri yapmasıdır. Nâfile ibadetlerle de bana o kadar yaklaşır ki, nihayet ben o kulumu severim. Sevince de artık onun duyan kulağı olurum, o benimle işitir. Gören gözü olurum, o benimle görür. Eli olurum, o benimle dokunur. Ayağı olurum, o benimle yürür, (Kalbi olurum, o benimle anlar. Söyleyen dili olurum, o benimle konuşur.) Ne dilerse onu yerine getiririm. Herhangi bir şeyden bana sığınırsa ben onu muhafaza ederim.” (Buharî. Tecrid-i sarih: 2042)

Bu Hadis-i kudsî şimdiye kadar hiç açılmadı ve bunu size Âyet-i kerime’lerle açacağız.

Allah-u Teâlâ buyurur ki:

“Biz kimi dilersek onu derece derece yükseltiriz.” (En’am: 83)

İşte bunlar bu derecelere yükselttiği kullardır. Gerçek bahtiyar insan bunlardır.

Şimdi bu Kudsî Hadis-i şerif’i açmaya çalışacağız.

Allah-u Teâlâ “Ben onun duyan kulağı, gören gözü, dokunan eli, yürüyen ayağı, anlayan kalbi, söyleyen dili olurum” buyuruyor.

Burada havsala durdu değil mi? Amma biz size daha evvel demiştik ki; Allah-u Teâlâ’nın bu sevgili kulları kendisinin bir maskeden ibaret olduğunu görür ve bilir. Kendisinin bir elbise olduğunu görür ve bilir. Kendisinin bir elbise olduğunu gözü ile görür. Çünkü bunlar Hazret-i Allah ile bakıyorlar. Gerçek mürşid’in Hazret-i Allah olduğunu biliyorlar. İşte bu sırrı açıyorum size.

Bu Kudsî Hadis-i şerif’i daha iyi anlayabilmemiz için bir mevzuyu arzedeceğiz.

Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime’sinde:

“Biz insana şah damarından daha yakınız.” buyuruyor. (Kaf: 16)

O hepsini atmış, Allah-u Teâlâ’nın lütuf tecelliyatına mazhar olmuş, içinde olduğunu, ona ondan yakın olduğunu gözü ile görüyor. Niçin? Allah-u Teâlâ ile baktığı için.

Bu sırlar şimdiye kadar size açılmamıştı. Dikkat ederseniz hep Âyet-i kerime hep Hadis-i şerif’le mühürlüyoruz. Hiç bir kimse Cenâb-ı Hakk’ın izni ile bizim mevzumuza itiraz edemez.

Bir Âyet-i kerime’sinde de:

“Biz ona sizden daha yakınız, fakat siz görmezsiniz.” (Vâkıa: 85)

Buyurduğu halde nasıl ki anlamıyorsanız, marifetullah ilminden de marifetullah ehlinden de anlamanız mümkün değildir. Çünkü onların muallimi Hazret-i Allah’tır. Hazret-i Allah onlarda tecelli etmiş, ondan ona yakın olduğunu göstermiş... Artık bir kulun bunu anlamasına ilmi de yetmez, aklı da yetmez, idraki de yetmez.

Âyet-i kerime’sinde:

“İçinizde... Görmüyor musunuz?” (Zâriyat: 21)

Buyurduğu halde görebiliyor musunuz?

İşte gören yalnız bunlardır. Yalnız bunlar gördü, bildi, itiraf etti.

Kudsî Hadis-i şerif’i açıyoruz size... Üç Âyet-i kerime geçti.

Allah-u Teâlâ “İçinizdeyim... Görmüyor musunuz?” buyurduğu halde görmüyorsunuz değil mi? Neden? O hale gelinmediği için.

Farz-ı muhal ki bir adam hiç yok iken bir dükkan yapmış. İçini en güzel nimetlerle, ziynetlerle doldurmuş ve alış-veriş yapıyor. Sen ise dükkânı görüyorsun, içindeki nimetleri ziynetleri görüyorsun ve fakat o dükkanı yapanı, o nimetleri yerli yerine koyanı, o ziynetleri yerleştireni, o dükkân sahibini görmüyorsun. Gerçekten bu, büyük bir körlük değil midir?

O’nunla bakıyorsun, O’nunla tutuyorsun, O’nunla yürüyorsun, fakat O’nu görmüyorsun. Hâlâ tanıyamadın dükkân sahibini. O’nunla baktığın halde! Bütün yaratıklar da böyledir. O’nunla varsın, bütün mevcudat da böyledir.

Kudretiyle oluyorsun var; kudretini çekince ölüyorsun, oluyorsun bir hiç. Kâinat da böyledir. O’nun indinde bir insanla bir kâinat arasında hiç fark yoktur.

“Sensiz kuvvet olmaz,

Sensiz vücud olmaz,

Sensiz mevcut olmaz, Lâ mevcude illâllah.

Sen Sübhansın, sen Sultansın, sen Hâlık’sın, sen Râzık’sın, sen çok Lütufkâr, gani olan Allah’sın!”

Bu sır burada tecelli eder.

Eğer bu noktayı kavrarsanız, Allah-u Teâlâ’nın azametini kavramış olacaksınız, fakat kolay değil.



Mürşid-i Kâmil:

Mürşid-i kâmil; Mürşid-i hakiki olan Hazret-i Allah’ı bilendir, içinde O’nun olduğunu görendir, gerçekten kendisinin bir maske olduğunu bilendir.

Mürşid-i kâmil budur. Mürşid-i kâmil bir resimdir, Mürşid-i kâmil bir paçavradır, Mürşid-i kâmil bir maskedir.

Bunlar anlatılıyor, fakat gerçek mânâda anlaşılmıyor.

Âyet-i kerime’sinde:

“İçinizde... Görmüyor musunuz?” (Zâriyat: 21)

Buyuruyor Hazret-i Allah.

İçte gören yalnız bunlar oluyor.

Bir Âyet-i kerime’sinde de:

“Biz insana şah damarından daha yakınız.” buyuruyor. (Kaf: 16)

İçindeyim diyor, yüzün bir maske, vücudun bir elbisedir diyor. Senden sana yakınım diyor, sesleniyor. Fakat bunu hayatta hiç duymadık.

Diğer bir Âyet-i kerime’sinde ise:

“Biz ona sizden daha yakınız, fakat siz görmezsiniz.” buyuruyor. (Vakıa: 85)

Her zerrede Fail-i Mutlak’ın fiilleri vardır, yani her zerrede ulûhîyet sırları mevcuttur. Onun için her şeyden her şeye yakın, fakat insan görmez. Bu Âyet-i kerime buna şâmildir.

Bu üç Âyet-i kerime’nin tecelliyâtına mazhar olduğu için Hakk’ı içte olduğunu görüyor, biliyor. Bu Âyet-i kerime’lerin tecelliyatına mazhar olmadıkça mürşid-i kâmil olamaz.

Bunu nasıl bildi? Allah-u Teâlâ bildirdiği için bildi, gösterdiği için gördü.

Bir Hadis-i kudsî’de de Hakk Celle ve Âlâ Hazretleri şöyle buyurur:

“Sonra ben yüzümle onlara yönelirim. Yüzümle yöneldiğim bir kimseye neyi vermek istediğimi, herhangi bir kimsenin bileceğini mi sanırsınız?”

Allah-u Teâlâ devamla şöyle buyurdu:

“Onlara ilk vereceğim şey nûru kalplerine akıtmaktır. İşte o zaman ben onlardan haber verdiğim gibi, onlar da benden haber verirler.” (Hâkim)

Açık bir ifade! Yani ben onlardan haber veriyorum amma, onlar da benden size haber veriyorlar.

İşte bu Hadis-i kudsî, Allah-u Teâlâ’nın onlara verdiğini kimsenin bilemeyeceğini, onlara ihsan ve ikram ettiğini, başkasına vermediğini ve Hazret-i Allah’ı yalnız bunların bildiğini bize bildiriyor.

Bir Âyet-i kerime’de de şöyle buyuruluyor:

“Seni bütün noksan sıfatlardan tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka hiç bir bilgimiz yok.” (Bakara: 32)



Ağaçlar Kalem, Denizler Mürekkep Olsa:

Allah-u Teâlâ bütün kâinatı yaratan kudretin Zât-ı akdes’i olduğunu kâfirlerin de ikrar ve itirafa mecbur olduklarını Âyet-i kerime’sinde haber vermektedir:

“Andolsun ki onlara ‘Gökleri ve yeri kim yarattı?’ diye sorsan, mutlaka ‘Allah!..’ derler.

De ki: Hamd Allah’a mahsustur.

Hayır, onların çoğu bilmezler.” (Lokman: 25)

İnsanlar kendi fıtratlarına döndüğü, kendi vicdanlarına danıştıkları zaman bu apaçık gerçeği görebilirler. Buna rağmen Allah-u Teâlâ’ya başkalarını ortak koşmaktadırlar. Fazlasıyla uyarıldıkları halde uyanamamaktadırlar. Çoğu kişiler düşünüp tefekkür etmezler. Bu hususa dikkatleri çekilecek olsa, gereken şekilde dikkat etmezler.

Gökler ve yer Allah-u Teâlâ’nın mahluku olunca göklerde ve yerde bulunanlar da şüphesiz ki O’nundur.

Âyet-i kerime’de şöyle buyuruluyor:

“Göklerde ve yerde ne varsa hepsi Allah’ındır. Şüphesiz ki Allah ganidir ve övülmeye en çok lâyık olandır.” (Lokman: 26)

Bütün hamd ve övgüler O’na mahsustur. Her şey O’na muhtaçtır. Hiç kimse O’nu övmese dahi O, övenlerin övmelerinden, hamd edenlerin hamdinden müstağnîdir. Kâfirlerin küfrü, müşriklerin şirki sebebiyle O’na hiç bir eksiklik ve noksanlık ulaşmaz.

O’nun ilim ve kudretinde bitmez-tükenmez incelikler, uçsuz-bucaksız sırlar vardır.

Âyet-i kerime’de şöyle buyurulmaktadır:

“Eğer yeryüzündeki bütün ağaçlar kalem, denizler de mürekkep olsa ve hatta buna yedi deniz daha eklense, yine de Allah’ın kelimeleri tükenmez.

Şüphe yok ki Allah Aziz’dir, hikmet sahibidir.” (Lokman: 27)

Hiç bir şey O’nun ezelî ilminden ve hikmetinden dışarı çıkamaz.

Allah-u Teâlâ burada azamet ve kibriyâsından, celâl ve kemâlinden, en güzel isimlerinden, ilâhî sıfatlarından, hiç bir beşerin künhüne ulaşamadığı tam ve mükemmel olan sözlerinden haber vermektedir.

Kelimât-ı ilâhiye’nin sonu yoktur. Çünkü O’nun ilmine ve hikmetine sınır konulamaz, iradesini dilediği şekilde kullanır. Kayıt ve hudut tanımaksızın hükmünü icrâ etmektedir.

Allah-u Teâlâ’nın kudretinin ve ezelî ilminin noksansız ve hudutsuz olduğunu gösteren bu Âyet-i kerime’ler, kâfirlerin ölüm sonrası dirilişi inkâr etmelerini boşa çıkarmaktadır.

Diğer bir Âyet-i kerime’de şöyle buyuruluyor:

“Sizin yaratılmanız da yeniden diriltilmeniz de ancak bir tek kişinin yaratılması ve tekrar diriltilmesi gibidir.

Şüphesiz ki Allah işitendir, görendir.” (Lokman: 28)

Çünkü Allah-u Teâlâ bir şeyin olmasını dilediği zaman ona “Ol!” der, o da derhal oluverir.

Bir tek şeyin yaratılışıyla bir çok şeyin yaratılışı arasında fark yoktur. Bir tek kişinin diriltilmesiyle milyonlarca kişinin diriltilmesi arasında da hiç fark yoktur. Bütün bunlar O’na göre kolaydır ve hiç bir şey O’na zor gelmez.

Âyet-i kerime’sinde şöyle buyurmaktadır:

“Bizim emrimiz ancak bir göz açıp kapanana kadar bir tek andır.” (Kamer: 50)

Bir şeye ancak bir kere emreder. Az da, çok da O’nun kudreti açısından birdir.

Allah-u Teâlâ kudret ve azametini gösteren dış âlemdeki delillere işaret ederek Âyet-i kerime’sinde şöyle buyurmaktadır:

“Görmez misin ki Allah geceyi gündüze ve gündüzü de geceye katmaktadır. Güneşi ve ayı da buyruğu altına almıştır. Bunların her birisi belirli bir süreye kadar hareketine devam eder.

Ve şüphesiz ki Allah yaptıklarınızdan tamamen haberdardır.” (Lokman: 29)

Yaz günlerinde geceden alarak gündüze katar, gündüz uzayıp gece kısalır. Gündüzler iyice uzadıktan sonra kısalmaya başlar, daha sonra gece uzayıp gündüz kısalmaya başlar. Bu da kışın olur.

Geceyi gündüze, gündüzü de geceye katması; dünyanın hem iki hareketine, hem de dünyanın batıdan doğuya doğru döndüğüne işaret etmektedir.

Güneş ve ayın belirlenmiş bir vakte kadar hareketlerini sürdürmeleri takdir edilmiştir. Her ikisi de bu takdire bağlı bulunmaktadırlar. Hareket sürelerinde bir şaşma ve aksama olmaz.

Şu kadar var ki bu durumun devamlı olarak gözler önünde cereyan etmesi, bir çok kimselerin bu manzara karşısında basiretlerini kaybetmesine sebep olmaktadır. Şaşmayan ve aksamayan bu tertip ve düzeni görememektedirler.

Allah-u Teâlâ gösterilen bu kudret eserlerinin hakiki sebebini beyan etmek üzere Âyet-i kerime’lerinde şöyle buyurmaktadır:

“Çünkü Allah Hakk’ın ta kendisidir. O’ndan başka taptıkları ise hiç şüphesiz bâtıldır.

Doğrusu Allah çok yücedir, büyüktür.” (Lokman: 30)

Kendisinden daha yüce bulunmayan yücedir ve her şey O’nun azameti karşısında boyun eğmiştir:

“Görmez misin ki, gemiler denizde Allah’ın nimetiyle akıp gider. Böylece size âyetlerini (varlığının delillerini) gösterir.

Bunlarda pek sabırlı ve çok şükreden kimseler için âyetler (işaretler) vardır.” (Lokman: 31)

Allah-u Teâlâ suda gemileri kaldıracak bir güç yaratmamış olsaydı, hiç şüphesiz ki gemiler denizin kabaran dalgalarını yararak akıp gidemezlerdi.

16 Mayıs 2009 Cumartesi



Ful Ekran



Büyük İslam İlmihali

Allah'ı c.c. Tanımak

Mucize
Allah dostları
Allah(c.c) İsimleri
Allah(c.c)ın Varlığının delilleri

Namaz Duaları
Namaz Sureleri



Bir Sonraki Ders.....Namaz Dualarını Öğreniyorum
Namaz Tespihatı



Bir Sonraki ders.....Namaz surelerini Öğreniyorum

GENÇLERE İSLAMİ KÜLTÜREL BİLGİLER


a. Peygamberimiz (s.a.v.) „Dünya kadınlarının efendisi dört kadındır“ buyurmuştur. Kimdir bu kadınlar? b. Kur’an-ı Kerim’de ismi geçen tek kadın kimdir ? c. Peygamber olmadığı halde, Hz. Cebrail ile konuşma şerefine nail olan kadın kimdir ? d. Hz. Meryem, hangi Peygamberi babasız olarak dünyaya getirmiştir ?
1. C E V A P L A R:
a. Meryem, Asiye, Hatice ve Fatıma. b. Hz. MERYEM. c. Hz.MERYEM. d. Hz. İSA’yı.
2. S O R U L A R:
a. Resülullah (s.a.v.) ile yirmi beş yıl süren bir evlilik yaşayan validemiz kimdir ? b. Hz. Hatice validemiz Peygamberimizle evlendiğinde kaç yaşındaydı ? c. Hz. Peygamber (s.a.v.) efendimiz Hz. Hatice’nin vefatından sonra kiminle evlenmiştir ? d. Hz. Sevde (r.anha) annemiz, Rasülullah (s.a.v.) ile kaç sene evli kaldı ?
2. C E V A P L A R:
a. Hz. HATİCE. b. Kırk yaşındaydı. c. Abdişemsoğullar kabilesinden, yaşlı ve dul bir hanım olan SEVDE (r.anha) ile evlenmiştir. d. Hz. SEVDE (r.anha), beş sene Peygamberimizle birlikte yaşadılar.
3. S O R U L A R:
a. Sevde’den sonra Peygamberimiz kendisiyle evlenmiştir. Babası Hz. Ebubekir (r.a.) dır. Fıkıhta, ilimde, tıpta, şiir’de ve etkili hitabette ondan daha ileride bir kadın görülmemiştir. Ramazan ve Kurban bayramları hariç tüm yılı oruçlu olarak geçiren, hicri 58 yılında, Ramazan ayında 68 vefat eden bu hanımı tanıyor musunuz ? b. Hz.Aişe ile evlendiğinde Peygamberimiz kaç yaşındaydı ? c. Hz. Peygamber (s.a.v.) kaç yıl tek eşle yaşamıştır ?
3. C E V A P L A R:
a. Hz. AİŞE (r.anha) validemiz. b. 53 yaşındaydı. c. 25 yaşından 53 yaşına kadar 28 yıl tek eşle yaşamıştır.
4. S O R U L A R:
a. Gusül abdesti alırken kadının örülmüş saçları çözerek, saçının tümünü ıslatması gerekir mi ? b. Ojeli tırnaklarıyla yıkansa, kadının abdesti sahih olur mu ? c. Müslüman bir hanım, müslüman olmayan bir erkekle evlenebilirmi ? d. Müslüman bir hanım koku sürünüp sokağa çıkabilir mi ? e. Eş seçmede tercih unsuru nedir ? f. Koğuculuk yapanlar (insanların arasını bozmak için laf taşıyanlar) nereye giremezler ?
4. C E V A P L A R:
a. Gerekmez. Saç diplerini ıslatması yeterlidir. b. Su tırnakla temas etmeyeceği için sahih olmaz. c. Evlenemez. d. Çıkamaz e. Dindarlık. f. Cennet’e.
5. S O R U L A R
a. Çocuğu örneklerden korumak neden önemlidir ? b. Küçük şeylere neden önem vermek gerekir ? c. Çocuk çeşitli konularda yalan söylediği zaman anne ne yapmalıdır ? d. Günümüzde anne babanın çocuklarına karşı en büyük görevi nedir ?
5. C E V A P L A R
a. Çocuk taklitçidir ve örnek onun için her şeydir. Çocuk, iyiliğe de, fenalığa da örneklerin etkisiyle atılır. Hareket haline gelmiş bir eylem, çocuğun zihnine bir kıvılcım gibi sıçrar. Zararlı örnekler, çocuğun iyilii seçmesini engeller. Binbir olumsuz etki, kalbine zalim darbelerle iner. Her an karşısına çıkan sefil, iğrenç sahneler, onun zayıf zihnine, hayatın en doğal gereğiymiş gibi siner.
BİR ÇAĞRIŞIM, BİR HATIRLATMADIR ÖRNEK. KONUŞAN, EMREDEN, HÜKMEDEN BİR SESTİR. BU DUYULMAYAN SES: “BENİ İZLE, SEN DE BENİM GİBİ YAP !” DER...
Kötü örnekler bir kez yolu açarsa, tedbir çaresiz kalır.
b. Çünkü küçük şeyler küçük kalmaz büyür, kaybımız ve kazancımız hep küçük şeyler yüzünden olur. Bir tek kırıcı sözle insan kedere sürüklenir; hep küçük nedenlerle yara alır içtenlik. Hassastır insan kalbi; dikkatli olunmazsa, bir gül bile incitir. Son anda dengeyi bozan, öfkeyi doğuran, olayı başlatan hep küçük şeylerdir.
c. HAYIR ! deyip, çocuğa yaptığı yanlışı anlatmalıdır anne.
d. Çocuğu zararlı örneklerin, özellikle olumsuz televizyon programlarının, ayıp tanımayan etkisinden korumak; çocuklara bizzat örnek olmak ; islam büyüklerinin hayatlarından kesitler göstererek, onları iyiye, erdeme yönlendirmek ; arkadaş seçiminde ona yardımcı olmak ; Allah’ın varlığını ve yüceliğini, ihsanını anlatmak, Peygamber’i sevdirmek ; “Helal” ve “haram” kavramlarıını vermek ; “sorumluluk” bilincini işletmek; Onları “Allah’a hizmete coşkusuyla bezemek.
6. S O R U L A R
a. Çocuk eğitiminde en etkili yaş dönemi hangisidir ? b. Gerçek yetim kimdir ? c. Çocuğun doğumunun 7. Gününde ne yapılır ? d. Ana ile baba çocuğa isim koyma hususunda anlaşamadıklarında isim koyma hakkı kimindir ? e. Çocukların kaç yaşında namaza alıştırılmaları ve yataklarının birbirinden ayrılmaları gerekir ?
6. C E V A P L A R
a. 0-6 yaş dönemi. b. Gerçek yetim, ana-babasının terbiyesinden yoksun kalan çocuktur. c. Sağ kulağına ezan sol kulağına kamet okunur ve adı konulur, Akika’sı (şükür kurbanı) kesilir ve saçı traş edilir. d. 7yaşında namaza alıştırılmaları, 10 yaşına girdiklerinde de yataklarının ayrılması gerekir.
7. S O R U L A R
a. Peygamberimizin (s.a.v.)’in kızı Hz. Fatıma’nın çehizi nelerdi ? b. Hz. Fatıma ile Hz. Ali evlendiklerinde kaç yaşlarında idiler ? c. Hz. Fatıma, yorgun ve zayıf düştüğü bir sırada, üstelik hamileyken, Peygamberimizden bir hizmetçi istediği zaman ne karşılık almıştı ?
7. C E V A P L A R
a. Bir elbise, bir gömlek, bir baş örtüsü, bir minder, biri ottan öbürüde koyun yününden iki döşek, dışı deri içi ottan dört yastık, bir yün örtü, bir hasır, bir el değirmeni, bakır bir leğen, deriden bir su kabı, bir süt bakracı, bir tas, bir su tulumu, bir ibrik, bir küp ve bir testi. b. Hz. Fatıma 18, Hz Ali ise 21 yaşında idi. c. “Kızım, Ehli Suffe açlıktan iki büklümken sana bunu veremem.”
8. S O R U L A R
a. Kadın veya koca, öldüklerinde birbirlerini yıkayabilirler mi ? b. Kadınlar cenazenin arkasından yürüyebilirlermi ? c. Ölen birisi için siyah elbise giymek ve kocası için üç günden fazla yas tutmak kadın için caiz midir ? d. Taziye yapıldığında hangi sözlerle teselli verilir ?
8. C E V A P L A R
a. İslam hukukuna göre kadın öldüğü andan itibaren nikahı düşer. Yani geçersiz olur. Bunun için de kocası kadını yıkayamaz, kefenleyemez, kabre koyamaz, kısaca kadın için yabancı bir kimse gibi olur.
Ancak erkek ölürse kadının nikahı 130 gün devam eder. Bu süreye iddet denir. Bu yüzden de kadın kocasının ölümünden sonra 130 gün (üç defa hayiz görüp temizleninceye kadar) başkası ile nikahlanamaz. Kadının iddeti (bekleme süresi) boşanmış ise 100 gün, kocanın ölümü halinde 130 gündür. Yani koca öldüğünde, nikah devam ettiğinden halen kadının kocasıdır. Bu yüzden de kocasını yıkayabilir, kefenleyebilir, defnedebilir.
b. Caiz değildir. c. Caiz değildir. d. Allah sabır ve ecir versin, hüküm Allah’ındır. Allah cennete kavuştursun, gibi sözlerle.
9. S O R U L A R
a. Kadın, yanında kocası ya da bir mahremi olmadan hacca gidebilirmi ? b. Kadınlar hacda ihrama nasıl girerler ? c. Telbiye ne demektir ? d. İhrama girdikten sonra söylenecek “telbiye”cümlesini, kadınlar erkekler gibi yüksek sesle mi söylerler? e. Kadın hacda ihramlı iken koku ya da kına sürünebilirmi ?
9. C E V A P L A R
a. Gidemez b. Kendi elbiseleri içinde, sadece niyet ederek girerler. c. Telbiye, şu sözleri söylemektir: Lebbeyk, Allahümme lebbeyk, lebbeyle là şerike leke lebbeyk. İnnelhamde venni’mete leke velmülk. La şerike lek. Türkçe meali: Allah’ım ! Emrine boyun eğdim, huzurundayım. şerikin yoktur. Davetine içtenlikle uydum; asla şerikin yoktur. Muhakkak ki, hamd da bütün nimetler de, senindir. Asla şerikin yoktur.” d. Hayır. Yalnız kendilerinin duyabileceği kısık bir sesle. e. Sürünemez.
10. S O R U L A R
a. Zekat kimlere verilir ? b. Zekat kimlere verilmez ? c. Zekatı kimlere vermek daha iyidir ? d. Verilecek zekat miktarı yüzde kaç olarak hesaplanır ? e. Paranın zekatı nasıl hesaplanır ?
10. C E V A P L A R
a. Müslüman fakirler, dilenmeye muhtaç olan yoksullar, borçlu fakirler, yolda kalan garipler, cihada katılmak isteyen yoksul mücahitler. b. Ana, baba, dede ve ninelere; oğul, kız ve torunlara; karı veya kocadan her biri diğerine; zekat vermekle yükümlü olanlara; müslüman olmayan fakirlere; cami, mescid, çeşme ve benzerlerine yaptırmak ya donarmak için zekat verilmez. c. Zekatı önce muhtaç olan erkek ya da kız kardeşlere, sonra bunların çocuklarına, sonra amcalara, halalara, sonra bunların çocuklarına, sonra dayılara, teyzelere ve bunların çocuklarına, sonra da fakir komşulara vermek efdaldir. d. Yüzde iki buçuk, yani kırkta bir. e. Eldeki paranın miktarı, en az üzerinden 1 yıl geçmek koşuluyla en az 80.18 gr. Altın ya da 561,3 gr. gümüş değerinde ise bu paraya düşer ve kırkta biri zekat olarak verilir.
11. S O R U L A R
a . Kadın, kimlerin yanında bağını açabilir ? b. Yanında bağını açamıyacağı kimselerin dışındaki erkeklerle tokalaşması, bir müslüman hanım için caiz midir ? c. Kadının örtünmesi Kur’an’da hangi ayetler emrediyor ? d. Şöhret ve dikkat çekmek için süslenmenin dinimizce hükmü nedir ? e. Kadın kimin için süslenmelidir ? f. Kadının islami örtünüşü nasıldır ?
11. C E V A P L A R
a. Kocası, kendisinin ve kocasının babası, oğulları, kendi kardeşleri, kendi kardeşlerinin oğulları, kardeşlerinin oğulları ve küçük çocukların yanında. b. Caiz değildir ? c. Ahzab suresi 33. ve 59. ayetler, Nur suresi 31. ayet. d. Haramdır. e. Kocası için. f. El, yüz ve topuklardan aşağısı hariç, tüm bedenin, hatlarının belli etmeyecek şekilde örtülmesidir.
12. S O R U L A R
a. Karı-kocanın birbirleri üzerindeki temel hakları nelerdir ? b. Kocasına karşı hangi tavırları, ailenin mutluluğunu artırıcıdır ? c. Erkekler ev içinde hanımlarının en çok hangi davranışlarından incinirler ? d. Bir kadının yabancı olsun tanıdık olsun bir erkeğe selam vermesi doğru mudur ? e. Kadın, ezan okuyup, kamet getirebilirmi ? f. Abdestsiz olarak Kur’an-ı Kerim’i bir örtü ile tutmak caiz midir ?
12. C E V A P L A R
a. Müslüman bir karı-kocanın birbirleri üzerindeki başlıca hakları: Allah için, yürekten birbirlerine bağlanmaları, kırıcı söz ve tavırlarla birbirlerini incitmemeleri, iffetlerini korumalı, hayat sınavında yardımlaşmalar?. b. Sabahları kocasını güler yüzle ve dualarla uğurlaması, akşamleyin de, güler yüzle ve “hoşgeldin”le karşılaması, paketi varsa elinden alması, sevinç ve üzüntüsünü paylaşması, yorgunsa dinlenmesini sağlaması, giyimine özen göstermesi. c. Olumsuz ses tonuyla karşılık vermeleri, kolayca yerine getirilmeyecek bir şeyde ısrarlı olmaları. d. Doğru değildir. Bir kadın ancak mahremlerine selam verebilir. e. Hayır. f. Caizdir.
13. S O R U L A R
a. Nişanlıların, yanlarında bir yakını olmadan, başbaşa kalmaları caiz midir ? b. Düğün gecesi def çalınabilir mi ? c. Rızası alınmadan bir genç kız evlendirilebilir mi ?
13. C E V A P L A R
a. Caiz değildir. b. Caizdir. c. İslam buna izin vermez.
14. S O R U L A R
a. “Ahirette en çok huzur içinde olan, dünyada en çok düşünendir” sözünü kim söylemiştir ? b. Elinde kazma, kendisi için mezar kazmaya giden kimseye Hz. Ebubekir (r.a.) ne söylemiştir ? c. Kadının değerini ifade eden üç Hadis-i şerif söyleyiniz ? d. “Müminlerin Peygamberi kendi nefislerinden çok sevmeleri gerekir..” hangi ayetin mealidir ? e. Peygamberi sevmenin değer ve ölçüsünü veren bir Hadis-i şerif söyleyiniz ? f. Hangi Hadis-i şerif, Cennet’e dilediği kapıdan girecek kadınları bildiriyor ? g. “Her yeni eskiyecek ve her şey son bulacaktır. Ben de öleceğim, fakat gam yemem, temiz bir çocuk doğurdum, dünyaya bir büyük hayır bırakıyorum.” Bu sözleri kim, ne zaman söylemiştir ?
14. C E V AP L A R
a. Hz. Peygamber (s.a.v.) b. “Kabri kendine hazırlama, kendini kabre hazırla” c. “Kadınlar size Allah’ın emanetidir.”, ”Cennet annelerin ayakları altındadır”, Dünya nimetlerinin en hayırlısı dindar kadındır. d. Ahzap suresi, 6 ayetin e. “Sizden biriniz, ben kendisine malından, çocuğundan ve bütün insanlardan daha sevimli ve sevgili olmadıkça iman etmiş sayılmaz.” f. Kadın, beş vakit namazını kılar, yılda bir ay orucunu tutar, iffetini korur ve kocasına itaat ederse cennet kapılarının dilediğinden girsin? g. Rasülullah’ın annesi Hz. AMİNE, vefatından önce söylemiştir.
15. S O R U L A R
a. Hz. Peygamber anıldığında ne yapılır ? b. Salavat getirmekle neyi ifade etmiş oluruz ? c. Sahabiler Peygamberimize sevgilerini nasıl dile getirirlerdi ? d. Müminlerin Peygamberi kendi nefislerinden çok sevmeleri gerekir..” hangi ayetin mealidir ? e. Peygamber’i sevmenin değer ve ölçüsünü veren bir Hadis-i şerif söyleyiniz.
15. C E V A P L A R
a. Salavat getirilir. Yani en kısa şekliyle “Allahümme salli alà Muhammed” denir. b. Hz. Peygamber (s.a.v.)’e olan sevgi ve bağlılımız?. c. Her fırsatta O’na “Anam-babam sana feda olsun, ya Rasulullah” diyerek. d. Ahzab suresi, 6. ayetin. e. “Sizden biriniz, ben kendisine malından, çocuğundan ve bütün insanlardan daha sevimlive sevgili olmadıkça iman etmiş sayılmaz.”
16. S O R U L A R
a. Sabah kalkınca okunacak dua ? b. Evden nasıl çıkılır, hangi dua yapılır ? c. Gece yatağa girerken okunacak dua ? d. Camiye girildiğinde okunacak dua ?
16. C E V A P L A R
a. Elhamdüllahi’llezi Ahyànà B’de mà Emàtenà ve ileyhi’l-Ba’sü ve’n-Nüşür. Meal: (Hamdolsun bizi öldükten sonra dirilten Allah’a ! Öldükten sonra diriltmek O’na aittir.) b. Eş ve çocuklarla, hayırlar dileğiyle vedalaşıp helalleşilir ve “Bismillahi Tevvekkeltu alellàhi, velà Havle velà Kuvvete illà Billah” duası okunur. Meal: (Allah’ın adıyla, Allah’a güvendim. Güç ve kuvvet ancak Allah’tandır.) c. Bismike’llahümme Ahyà ve Emütu. Meal: (Allah’ım ! Senin adını anarak yaşar ve ölürüm.) d. Bismillahi vesselàtü vesselàmü alà Rasülillahi Allahümme iftah li Ebvàbe Rahmetik. Meal: (Allah’ın adıyla, salàt ve selàm Rasülulah’ın üzerine olsun. Allah’ım bana rahmet kapılarını aç.)


DİNİ SUALLER
Hasan Arıkan Hocaefendi'nin "Muhtasar İlmihal" isimli eserinden yararlanılmıştır.
1. Müslümanmısın? Elhamdülillah Müslümanım.
2. Müslümanım demenin manası nedir? Allah'ı bir bilmek, Kur'an-ı Kerim'i ve Muhammed Aleyhisselam'ı tasdik etmektir.
3. Ne zamandan beri Müslümansın? "Bela" dediğimiz zamandan beri Müslümanım.
4. "Bela" zamanı neye derler? Misak'a derler. Yani Cenab-ı Hakk ruhlarımızı yarattığı vakit bunlara hitaben "Elestü birabbiküm" yani (Ben sizin rabbiniz değil miyim ?) diye sordu. Onlar da "Bela" (Evet Rabbimizsin) dediler. O zamandan beri Müslümanım demektir.
5. Rabbin kimdir? Allah
6. Seni kim yarattı? Allah
7. Sen kimin kulusun ? Allah'ın kuluyum.
8. Allah kaçtır diyenlere ne dersin? Allah birdir derim.
9. Allah'ın bir olduğuna delilin nedir? Sure-i İhlas'ın ilk ayeti kerimesidir.
10. Bunun manası nedir? Sen söyleki ey Habibim Allah birdir, demektir.
11. Allah'ın varlığına akli delilin nedir? Bu alemin varlığı ve alemdeki nizam ve intizamın devamıdır.
12. Allah'ın zatı hakkında düşünce caiz midir? Caiz değildir. Çünkü akıl Allah'ın zatını anlamaktan acizdir. Allah'ın ancak sıfatı hakkında düşünülür.
13. İman-ı yeis nedir? Firavun gibi ölürken iman etmektir.
14. Bu iman muteber midir? Değildir.
15. Tevbei yeis nedir? İmanı ve ameli olan kimsenin ölürken günahlarından tevbe etmesidir.
16. Bu tevbe muteber midir? Muteberdir.
17. Dinin hangi dindir? İslam dinidir.
18. Kitabın hangi kitaptır? Kur'an'dır.
19. Kıblen neresidir? Kabe-i Muazzamadır.
20. Kimin zürriyetindensin? Adem Aleyhisselam'ın zürriyetindenim.
21. Kimin milletindensin? İbrahim Aleyhisselam'ın milletindenim.
22. Kimin ümmetindensin? Muhammed Aleyhisselamın.
23. Peygamberimiz nerede doğdu ve şimdi nerede bulunuyor? Mekke'de doğdu. Elli yaşından sonra Medine'ye hicret etti. Şimdi Medine'de "Ravza-i Mütaharra"sındadır.
24. Peygamberimizin kaç adı vardır? Güzel isimleri çoktur. Fakat dördünü bilmek lazımdır. Bunlar: Muhammed, Mustafa, Ahmed, Mahmud.
25. Peygamberimizin en çok kullanılan ismi nedir? Hazret-i Muhammed Mustafa sallallahü aleyhi ve sellem'dir.
26. Peygamberimizin babasının adı nedir? Abdullah'tır.
27. Annesinin adı nedir? Amine'dir.
28. Süt annesinin adı nedir? Halîme Hatun'dur.
29. Dedesinin adı nedir? Abdülmüttaliptir.
30. Peygamberimiz kaç yaşında iken kendisine fiilen peygamberlik geldi? 40 yaşında.
31. Fiilen kaç sene peygamberlik yaptı? 23 sene peygamberlik yaptı.
32. Fani hayatı kaç yaşında sona erdi? 63 yaşında sona erdi.
33. Peygamberimizin kaç kızı vardı? Dört kızı vardı. 1) Zeynep 2) Rukiyye 3) Ümmü Gülsüm 4) Fatıma (r.a.)'dir.
34. Peygamberimizin kaç oğlu doğdu? Üç oğlu oldu. 1) Kasım 2) Abdullah (Diğer adı Tayyip) 3) İbrahim (r.a) hazretleridir.
35. Ezvac-ı Tahiratı yani Peygamberimizin mübarek hanımlarını sayarmısın? Sayarım. 1) Hazret-i Hadice 2)Hazret-i Sevde 3) Hazret-i Aişe 4)Hz. Hafsa 5) Hz. Zeynep b.Huzeyme 6) Hz. Ümmi Seleme 7) Hz. Zeynep binti Cahş 8) Hz. Cuveyriye 9) Hz. Ümmü Habibe 10) Hz. Safiyye 11) Hz. Meymune 12) Hazreti Mariye, (radıyallahü anhüm) validelerimiz. Bunlardan Hz. Hadice (r.a.) validemiz peygamberimizin ilk zevcesidir. Efendimizden 15 yaş büyük olup 25 sene beraber hayat sürmüştür.
36. Peygamberimizin 53 yaşından sonra evlenmesinin sebep ve hikmetlerinin bazılarını sayarımsınız? Peygamberimiz, kabilelerin İslamiyete bağlanmalarını temin, ayrıca kadınlara ait hükümleri kadınlar vasıtasıyla yaymak, bazılarını sefaletten kurtarmak, bazılarının ise iffet ve namuslarını korumak için onlarla evlenmiştir. Asıl hikmet ve gaye kadınlar vasıtasıyla İslam'ı yaymaktır.
37. Peygamberimizin en son vefat eden eşi kimdir? Hz. Aişe (r.a)'dır.
38. Gelmiş ve gelecek insanların en yücesi kimdir? Peygamberimiz Muhammed Mustafa Sallallahü aleyhi ve sellem'dir.
39. Peygamber Efendimizin kaç torunu vardır? İki torunu vardır :1) Hasan 2) Hüseyin (radıyallahü anhuma) hazretleridir.
40. Bunlar kimin çocuklarıdır? Hz. Ali ve Hz. Fatıma (r.a.)'nındır.
41. Peygamber kime denir? Ahkam-i ilahiyeyi insanlara tebliğ içinAllah'ın vazifelendirdiği zata denir.
42. Allah tarafından mahlukata gönderilen peygamberlerin sayısı kaçtır? Peygamberimizden yapılan bir rivayete göre yüz yirmi dört bin, bir rivayete göre, iki yüz yirmi dört bin.
43. Kur'an-ı Kerim'de ismi geçen peygamberlerin sayısı kaçtır? Yirmisekiz.
44. İsimlerini sayarmısınız? Adem, İdris, Nuh, Hud, Salih, İbrahim, Lut, İsmail, İshak, Yakup, Yusuf, Eyyup, Şuayp, Musa, Harun, Davud, Süleyman, Yunus, İlyas, Elyesa, Zülkifl, Zekerriyya, Yahya, İsa, Üzeyr, Lokman, Zülkarneyn ve Hazret-i Muhammed Mustafa Salavatullahi ala nebiyyina ve aleyhim ecmaiyn hazeratıdır. Üzeytr, Lokman ve Zülkarneyn (aleyhimüsselam) hazretlerine bazıları velidir, demişlerdir.
45. Peygamberimiz kaç tarihinde doğdu ve kaç tarihinde vefat etti? Tarih Milâdî 571, Nisan ayının yirmisi; Fil Vak’asından elli veya elli beş gece sonra. Kamerî aylardan Rebiülevvel ayının on ikinci gecesi doğdu. Tarih: Hicretin 11. senesi, Rebiülevvel ayının on ikisi, Pazartesi günü. Milâdî 8 Haziran 632 vefat etti.
46. Melek nedir? Allah'ın nurdan yarattığı ve istedikleri şekle girebilen, daima ibadet eden günahsız varlıklardır.
47. Dört büyük melek hangileridir? Cebrail, Mikail, İsrafil ve Azrail (A.S.)
48. Dört büyük kitap hangileridir ve hangi peygamberlere inmiştir? Tevrat Musa (A.S.), Zebur Davud (A.S.), İncil İsa (A.S.), Kur'an-Kerim Peygamberimiz Muhammed Mustafa Sallallahü aleyhi ve sellem Efendimiz Hazretlerine inmiştir.
49. Suhuf ne demektir, kaç tanedir ve kimlere verilmiştir? Cenab-ı Hakk'ın, dört kitaptan başka Cebrail (A.S.) vasıtasıyla bazı peygamberlere gönderdiği sahifelere suhuf denir. Adem (A.S.) 10, Şit (A.S.) 50, İdris (A.S.) 30, İbrahim (A.S.) ise 10 suhuf verilmiştir.
50. Mezhep kaçtır? İkidir.
51. Nelerdir? İtikatta mezhep, amelde mezhep.
52. İtikattaki mezhep imamları kaçtır ve kimlerdir? İkidir. İmam Ebu Mansur Muhammed Matüridi ve İmam Ebü'l Hasani'l Eşari Hazretleridir.
53. Amelde mezhep kaçtır ve nelerdir? Dörttür. Hanefi, Şafii, Maliki, Hanbeli mezhepleridir.
54. İtikatta mezhebin nedir? Ehl-i sünnet ve cemaat mezhebidir.
55. Amelde mezhebin nedir? Hanefi mezhebidir.
56. Bizi itikattaki mezhebimizin imamı kimdir? Ebu Mansur Muhammed Matüridi Hazretleridir.
57. Şafii, Maliki ve Hanbeli mezhebine mensup olanların itikatta imamları kimdir? Ebü'l Hasani'l Eşari Hazretleridir.
58. İmam Ebu Muhammed Matüridi nerelidir, ne zaman vefat etmiştir? Semerkand'ın Maturid köyündendir. Türktür. Hicri (333) tarihinde vefat etmiştir.
59. İmam Ebü'l Hasani'l Eşari Hazretleri nerelidir? Ne zaman vefat etmiştir? Basra'lı olup Hicri (324) tarihinde vefat etmiştir.
60. Namazın kazaya kalmasının meşru sebepleri kaçtır, sayarmısınız? Üçtür. A) Uyku B) Muharebe esnasında düşmandan hiç fırsat bulamamak C) Unutmak.
61. Kaç tane kandil vardır, nelerdir? Beş tane kandil vardır.
Mevlid Kandili : Peygamberimizin dünyaya geldiği gecedir. Regaib Kandili : Hz. Amine'nin Peygamberimize hamile olduğunu anladığı gecedir. Mirac Kandili : Peygamberimizin, ilahi saltanatı seyretmek üzere Allah'ın daveti ve gücü ile bir mucize olarak göklere ve daha nice alemlere seyahat ettiği gecedir. Berat Kandili : Kur'an-ı Kerim'in levh-i mahfuzdan sema-i dünyaya indirildiği, insanların bir senelik hayat ve rızıklarının gözden geçirildiği, müslümanların af ve lütuflara nail olduğu gecedir. Kadir Gecesi : Kur'an-ı Kerim'in dünya semasındanPeygamberimize indirilmeye başladığı gecedir.



PRATİK BİLGİLER
001. İmam-ı Azamın iki talebesine ne ad verilir? İmameyn 002. Tefhimül Kur’an tefsirinin yazarı kimdir? Mevdudi 003. Sabah olunca herkes neden farklı yönlere giderler? Dünyanın dengesi bozulmasın diye 004. Hilafet hangi yılda kaldırıldı? 1924 005. Namazda iftidah tekbirinin hükmü nedir? Farzdır 006. Kırgızistan’ın başkentinin adı nedir? Bişkek 007. Ağzında bal olan arının kuyruğunda ne var? İğne 008. Miraç kandili hangi aydadır? Recep 009. 405 yıl hiç durmadan Kur’an okunan yer neresidir? Topkapı Sarayı, Hırka-i Saadet dairesi 010. Rüzgar eken ne biçer? Fırtına biçer 011. Hz. Musa (a.s.)’ın kayınpederi kimdir? Hz. Şuayb (a.s.) 012. İlk vahiy nerede geldi? Hira Mağarasında 013. Namazda ilk tahiyyatta oturmanın hükmü nedir? Vaciptir 014. Moğolistan’ın başkentinin ismi nedir? Ulan Batur 015. Üzüm kime bakarak kararır? Üzüme 016. Hz. İbrahim (a.s.)’ın sünneti nedir? Sünnet olmaktır 017. İmam-ı Azamın tam adı nedir? Numan Bin Sabit 018. Hadimül Haremeyn lakabını kullanan halife kimdir? Yavuz Sultan Selim 019. Ölüsü olan bir gün ağlar. Delisi olan ...... ağlar? Hergün 020. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) çocukluğunda amcasıyla nereye yolculuk yaptı? Şam’a 021. İslamın beş şartından hangisinin vacibi yoktur? Kelime-i Şahadetin 022. Sudan’ın başkentinin adı nedir? Hartum 023. Pakistan’ın milli şairinin adı nedir? Muhammed İkbal 024. Ak akçe hangi günde gerekir? Kara günde gerekir 025. Celaleddin Rumi’nin halk dilindeki adı nedir? Mevlana 026. Ağaç kovuğunda şehit edilen peygamber kimdir? Hz. Zekeriyya (a.s.) 027. Çektikçe kısalan nedir? Sigara 028. Fas’tan İspanya’ya geçerek gemileri yakan kimdir? Tarık Bin Ziyad 029. Sabah ve öğle namazı arasında kılınan namaz nedir? Kuşluk namazı 030. Şili’nin başkentinin adı nedir? Sandiygo 031. Avustralya adasının en ünlü hayvanının adı nedir? Kanguru 032. Afrika ile Asya kıtasını birbirine bağlayan kanal nedir? Süveyş kanalı 033. Babanın oğlunun kardeşi senin neyin olur? Kardeşi 034. Peygamberimizin mübarek cenazesini kim yıkadı? Hz. Ali (r.a.) 035. Kıbrıs hangi halife zamanında fethedildi? Hz. Osman 036. Yemen’in başkentinin adı nedir? Sana 037. Küçük abdest ile abdest arasındaki beklemeye ne denir? İstibra 038. Vatikan kilisesi 1982 yılında dünyanın döndüğünü kabul etmesiyle kimi temize çıkardı? Galile’yi 039. Bir sepet yumurtanın üçte biri 20’dir. Üçte ikisi kırılınca kaç yumurta kalır? 20 yumurta 040. 1.000.000 kaç rakamlıdır? 7 rakam 041. Şit (a.s.)’ın babası kimdir? Hz. Adem (a.s.) 042. Mısır’a hükümdar olan peygamberin adı nedir? Yusuf (a.s.) 043. Peygamberimiz ile evleneceğini rüyasında gören hanımı kimdir? Hz. Meryem 044. Oğlunun teyzesinin abisi hanımının nesi olur? Erkek kardeşi 045. Mısır’ı fetheden komutan sahabe kimdir? Amr Bin As 046. Allah (c.c.)’ın hoşuna gitmeyen helal nedir? Talak (Boşanma) 047. Şaban ayının 15.gecesi hangi mübarek gecedir? Berat kandili 048. Haiti’nin başkenti nedir? Porto Prens 049. İnsanlığın ikinci babası olan peygamber kimdir? Hz. Nuh (a.s.) 050. Hangi şehrin mızıkacıları ünlüdür? Bremen 051. Peygamberimiz (s.a.v.)’in İstanbul’da yatan sahabesi kimdir? Ebu Eyyub El Ensari 052. İran’ı fetheden komutan sahabe kimdir? Sad Bin Ebi Vakkas 053. Tavuklar en çok neyi severler? Mısır 054. Hz. Yakup (a.s.)’ın lakabı nedir? İsrail 055. Bilerek kasıtlı bozulan oruca ne denir? Keffaret 056. Lübnan’ın başkenti nedir? Beyrut 057. Işık atomunun saniyede hızı nedir? 300.000 km 058. I. Dünya savaşında Almanya’ya müttefik müslüman ülke kimdir? Osmanlı 059. Yeni doğan çocuklar için kesilen kurbanın adı nedir? Akika 060. Rumeli hisarını hangi padişah yaptırmıştır? Fatih Sultan Mehmet 061. Deveye, inişi mi yoksa yokuşu mu seversin deyince ne cevap verir? Düz yolu 062. Söyleyeceğim söz ile bir atasözü yap? BAL 063. Pakistan’ın resmi dili nedir? Urduca 064. İki bacanağın hanımları birbirinin nesi olur? Kız kardeş (Bacı) 065. Önce müslüman sonra kafir olan kimseye ne denir? Mürtet 066. İspanya’nın başkenti nedir? Madrid 067. Namaza başlarken elleri kaldırmanın hükmü nedir? Sünnet 068. Anadolu Hisarı’nı hangi padişah yaptırmıştır? Yıldırım Beyazıt 069. Güzel gören ne düşünür? Güzel düşünür 070. İpeği ve şeftalisi ile meşhur şehrimiz hangisidir? Bursa 071. Öfke ile kalkan ne ile oturur? Zarar ile 072. Portekiz’in başkenti nedir? Lizbon 073. İki eltinin beyleri birbirinin nesi olur? Kardeşi 074. Miracın en büyük hediyesi nedir? 5 vakit namaz 075. İlk resul kimdir? Nuh (a.s.) 076. Ankara savaşı hangi padişahlar arasında yapılmıştır? Yıldırım ve Timurlek 077. Çeçenistan’ın kahraman ilk cumhurbaşkanı kimdir? Cevher Duduyev 078. Kayısı ile meşhur ilimiz hangisidir? Malatya 079. Türkiye’de saat 24 iken Almanya’da kaçtır? 23 080. Makedonya’nın başkenti nedir? Üsküp 081. Komşunun tavuğu komşuya ne gözükür? Kaz 082. Türkiye’nin kuzeyden en uç noktadaki şehri hangisidir? Sinop 083. İranlıların dili nedir? Farsça 084. At sahibine göre ne yapar? Kişner 085. Afyon ilimizin neyi meşhurdur? Kaymağı 086. Muharrem hicri yılın kaçıncı ayıdır? 1. 087. Romanya’nın başkenti neresidir? Bükreş 088. Uhut savaşı hicretin kaçıncı yılında olmuştur? 3. yılında 089. Allah (c.c.)’ın sıfatlarından Basar ne demektir? Allah’ın görmesi 090. Şabandan önceki ay hangisidir? Recep 091. Bosna’da müslümanlara karşı çarpışmış olan lider kimdir? Fikret Abdiç 092. Dondurması ile meşhur şehrimiz hangisidir? Kahramanmaraş 093. Bakmakla iş öğrenilse idi kediler ne olurdu? Kasap 094. Macaristan’ın başkenti neresidir? Budapeşte 095. Mukim olan bir kimse için methin müddeti ne kadardır? 1 gün 096. Allah (c.c.)’ın sıfatlarından Semi ne demektir? Allah’ın işitmesi 097. Vücuduna orantılı olarak en küçük kafalı kuş hangisidir? Deve kuşu 098. Kadir gecesi hangi aydadır? Ramazan 099. Bosna’da müslümanlarla çarpışan lider hangi bölgede çarpıştı? Bihaç 100. Gaziantep ilimizin neyi meşhurdur? Baklava 101. Bir çöplükte iki tane ne ötmez? Horoz 102. Bosna-Hersek’in başkenti nedir? Saray Bosna 103. Polonya’nın başkenti neresidir? Varşova 104. Bedir savaşı hicretin kaçıncı yılı olmuştur? 2. yılında 105. Allah (c.c.)’ın sıfatlarından Tekvin ne demektir? Allah’ın yaratması 106. Ramazandan önceki ay hangisidir? Şaban 107. Çeçenistan’ın başkenti neresidir? Grozny 108. Ping-pongun diğer adı nedir? Masa topu 109. Ramazan hicri takvimin kaçıncı ayıdır? 9. 110. Hz. İsa (a.s.)’ın Kur’an’daki adı nedir? Mesih 111. Finlandiya’nın başkenti neresidir? Helsinki 112. Yolculuk esnasında mestin müddeti ne kadardır? 3 gün 113. Hz. Ebu Bekir Miladi kaç yılında vefat etti? 634 114. Biz başkasının ağzını neden büzemeyiz? Torba olmadığı için 115. Namazın sonunda sağa sola selam vermenin hükmü nedir? Vacip 116. Horozlar öterler, eşekler ne yaparlar? Anırırlar 117. Bangladeş’in bayrağının renkleri nedir? Yeşil - Kırmızı 118. Kimin vücudunda daha fazla su vardır? Erkeğinmi? Kadınınmı? Erkeğin 119. T harfi ile başlayan bir sahabe ismi söyleyiniz? Hz. Talha 120. Tuzsuz deniz nerede bulunur? Haritada 121. Türkiye’de MGV’nin çocuklar için çıkardığı derginin adı nedir? Kıvılcım 122. Hacılar müzdelifede ne yaparlar? Vakfe yapar, taş toplarlar 123. Güneşe en yakın gezegen hangisidir? Merkür 124. Amerika ile Asya arasındaki okyanus hangisidir? Büyük okyanus 125. Müslüman olmadıkları halde, kalpleri İslam’a ısınması için ganimet verilenlere ne denir? Müellefe-i Kulup 126. Medyen kavmine kim peygamber olarak gönderildi? Hz. Şuayb (a.s.) 127. İnsan vücudundaki bütün damarların uzunluğu ne kadardır? 80.000km Dünyaya 2 tur atar 128. Türk Barış gücü Bosna’nın neresinde görevlendirildi? Zenitsa 129. Sabahleyin boş mideye en fazla kaç dilim ekmek yiyebilirsin? 1 dilim (sonra mide boş değil) 130. Hacıların en son yaptıkları veda tavafına ne denir? Sader tavafı 131. Güneşe en uzak gezegen hangisidir? Plüton 132. Afrika, Asya ve Avustralya arasındaki okyanus hangisidir? Hint okyanusu 133. Biri 70kg diğeri 90kg iki kişi paraşütle atlıyor. Dünyaya ilk gelen insan kimdir? Hz. Adem 134. Müslümanların kadın-erkek ayrı oturmalarına ne ad verilir? Haremlik-Selamlık 135. Müçtehitlerin ayet ve hadislere dayanarak içtihat etmesine ne denir? İcma 136. Bir insan günde ne kadar tükürük üretir? 1,5 litre 137. 166 kere bir milyon kaç eder? 166 milyar 138. Suriye’de 1982 yılında müslümanların katledildiği şehir hangisidir? Hama 139. Hacılar Safa ile Merve arasında ne yapar? Say yapar 140. Güneşe üçüncü uzak gezegen hangisidir? Dünya 141. Avrupa ile Kuzey kutbu arasındaki deniz hangisidir? Kuzey Buz Denizi 142. Ad kavmine hangi peygamber gönderilmiştir? Hud (a.s.) 143. Ayın yarılma hadisesi hicretin kaçıncı yılında olmuştur? Hicretten 5 yıl önce 144. Ciğerin tam altında buluna organ hangisidir? Safra kesesi (öd) 145. Burun zarlarının gıcıklanmasından dolayı, elde olmayarak ağız ve burundan boşalan şiddetli ve sesli nefes nedir? Hapşırık veya Aksırık 146. Bir insan en çok hangi hırsızı sever? Kalbini çalan hırsızı 147. Hacda şeytan taşlama esnasında sıraya riayet etmek hükmü nedir? Sünnet 148. Merkür ile Dünya arasında hangi gezegen vardır? Venüs 149. Doğu Türkistan’a Çinliler ne isim vermektedir? Sinkiang 150. Hz. Salih (a.s.) Hangi kavme peygamber olarak gönderildi? Semut 151. Panama kanalı hangi okyanusları birbirine bağlar? Büyük ve Atlantik 152. Oksijence zengin olan kanın rengi nasıl olur? Açık renkli olur 153. Öğretmenle dişçi arasında nasıl bir fark vardır? Öğretmen ağzını kapat, dişçi aç der 154. Halk oylamasının diğer bir adı da nedir? Referandum 155. Müzdelife’de gecelemenin hükmü nedir? Sünnet 156. Venüs ile mars arasında hangi gezegen vardır? Dünya 157. Amerika, Avrupa ve Afrika arasında hangi okyanus vardır? Atlas okyanusu 158. İslam’da karşılık beklemeden borç para vermeye ne denir? Karzı Hasen 159. Dünyanın en büyük hayvanı hangisidir? Mavi Balina 30m,130t 160. Kişinin toplum içinde dikkat etmesi gereken kurallara ne denir? Adabı Muaşeret 161. Vücuttaki kan basıncının diğer adı nedir? Tansiyon 162. Sınırlarındaki maden yüzünden savaşan iki Güney Amerika ülkeleri hangileridir? Ekvator ve Peru 163. Bir metre küpün içinde kaç litre su vardır? 1000 litre 164. Bir topun kaç yüzü vardır? İki; iç ve dış 165. Namazda fatihadan önce besmele çekmenin hükmü nedir? Sünnet 166. Köpekler havlar aslanlar ne yapar? Kükrerler 167. Suudi Arabistan’ın bayrağında ne yazısı var? Kelime-i Tevhit 168. Hangi kan gurubu herkesten kan alabilir? AB gurubu 169. “A” harfi ile başlayan bir sahabe ismi söyleyiniz? Abdullah Bin Ömer 170. Avrupa şampiyonu olmuş en ünlü boksör kimdir? Cemal Kamacı 171. Zulmün karşıtı olan kelime nedir? Adalet 172. Yatsı namazı kaç rekattır?10 173. Kedi miyavlar at ne yapar? Kişner 174. Tunus’un bayrağının renkleri nedir? Kırmızı-Beyaz 175. Hangi kan gurubu herkese kan verebilir? 0 gurubu 176. “H” harfi ile başlayan bir sahabe ismi söyleyiniz? Ebu Hureyre 177. Cebeli Rahme sözü size neyi hatırlatıyor? Arafat dağını 178. Uçağın bir diğer adı da nedir? Tayyare 179. Namazda rükudan sonra doğrulmanın hükmü nedir? Vacip 180. Kuşlar öterler, inekler ne yaparlar? Böğürürler 181. Libya’nın bayrağında hangi renkler vardır? Yeşil 182. “Z” harfi ile başlayan bir sahabe ismi söyleyiniz? Hz. Zübeyr 183. Bir gözü bir de ayağı olan nedir? İğne 184. En fazla petrol hangi denizde var? İran körfezi 185. Sineğin kaç tane ayağı vardır? 6 tane 186. Vitir namazında üçüncü rekattaki tekbirin hükmü nedir? Vacip 187. Koyunlar melerler, keçiler ne yaparlar? Onlar da melerler 188. Cezayir’in bayrağının renkleri nedir? Kırmızı-Yeşil-Beyaz 189. Bir insan yaşlandıkça vücudundaki su azalır mı, Artar mı? Azalır.(Vücudu buruşur) 190. “M” harfi ile başlayan bir sahabe ismi söyleyiniz?Musab Bin Umeyr 191. En kuvvetli insan kimdir? Trafik polisi; Çünkü bir eliyle araba durdurabilir 192. Müzdelife’de gecelemenin hükmü nedir? Sünnet 193. Kazakistan’ın başkenti nedir? Alma ata 194. Uluslararası işareti RC olan ülke hangisidir? Çin 195. Haç ibadeti kaç yılında farz kılındı? 631 196. Mekke fethedilince Rasulüllah Kabe’nin anahtarını kime verdi? Osman Bin Talha 197. Çıkar gözetmeksizin karşılıksız borç para vermeye ne denir? Karzı hasen 198. İngiltere hangi okyanusun içindedir? Atlantik okyanusu 199. Orhan Bey zamanında Osmanlının başkenti neresi idi? Bursa 200. Türkmenistan’ın başkenti neresidir? Aşkabat 201. Uhut savaşı kaç yılında yapılmıştır? 625 202. Safa İle Merve arasında say etmenin hükmü nedir? Vacip 203. Besmele Kur’an’da kaç defa zikredilmektedir? 114 204. Uluslararası işareti ET olan ülke hangisidir? Mısır 205. Şehit olduktan sonra meleklerin yıkadığı sahabe kimdir? Hanzala (r.a.) 206. Kabe ile Mescidi Aksa kaç sene ara ile inşa edilmiştir? 40 207. Peygamberimiz (s.a.v.) hicretinde hangi mağaraya sığındı? Sevr 208. Uluslararası para fonunun kısa yazılışı nedir? IMF 209. İki erkek kardeşin hanımları birbirlerinin nesi olur? Elti 210. Dünyevi ve uhrevi bir dilek için kılınan namaza ne ad verilir? Hacet namazı 211. Buhari ve Müslim’in bir hadis üzerinde ittifak etmesine ne denir? Müttefekun Aleyh 212. Namazda fatiha suresini okumanın hükmü nedir? Vacip 213. Allah (c.c.)’ı görüyormuşçasına ibadet etmeye ne ad verilir? İhsan 214. Aslanın lakabı nedir? Ormanların kralı 215. Avrupa güvenlik ve işbirliği konferansının kısa adı nedir? AGİK 216. Allah (c.c.)’ın her şeyi yaratması sıfatı nedir? Tekvin 217. Peygamberimiz (s.a.v.)’den sonraki yalancı peygamber kimdir? Müseylemetül Kezzap 218. Ekonomi dilinde paranın değerinin düşmesine ne denir? Devalüasyon 219. Bir hanımım beyinin bacısı o hanımın nesi olur? Görümce 220. Nemrut dağı hangi ilimiz topraklarındadır? Adıyaman 221. Boyuna orantılı en yüksek zıplayan hayvan hangisidir? Pire 222. Kuzey Kıbrıs’ın bağımsızlığını tanıyan ikinci ülke hangisidir? Çeçen Cumhuriyeti 223. İstanbul’da metfun meşhur sahabe kimdir? Eyyub El Ensari 224. Fi zilali Kur’an tefsirinin Müellifi kimdir? Seyyit Kutup 225. Peygamberimiz (s.a.v.)’in İncil’de geçen adı nedir? Baraklit 226. Pakistan’ın milli şairi kimdir? Muhammed İkbal 227. Kutuptan kutuba dünyayı çevreleyen çizgilere ne denir? Meridyen 228. Kaynuka savaşının sebebi nedir? Tesettür 229. Son Osmanlı halifesi kimdir? Abdül Mecit 230. Mekke kaç yılında fethedildi? 630 231. Seyyiat ne demektir? Günahlar, suçlar 232. Tacikistan’ın başkenti nedir? Duşanbe 233. Başlangıcında besmele bulunmayan sure hangisidir? Tövbe suresi 234. Mehmet Akif Ersoy’un meşhur eserinin adı nedir? Safahat 235. Peygamberlerde nübüvvetten önceki harikulade hallere ne denir? İrhasat 236. Yağmur isteme namazının İslam Istılahındaki adı nedir? İstiska namazı 237. Zekat ibadeti hicretin kaçıncı yılında farz kılındı? Hicretin 2.yılında 238. Ezanı rüyasında ilk gören sahabe kimdir? Abdullah Bin Zeyd 239. Hasenat ne demektir? İyi ameller 240. Vaktin sünneti olan ibadet hangi ibadettir? Ezan 241. Uluslararası işareti ME olan ülke hangisidir? Fas 242. Abbasi devletini kim yıktı? Moğollar 243. İspanya’ya ilk çıkan ve gemileri yakan komutan kimdir? Tarık Bin Ziyad 244. Kur’an’ın en son inen ayeti hangisidir? Maide suresi 3.ayeti 245. Peygamberlerin günahsız oldukları hangi sıfatlarıdır? İsmet 246. Bedir savaşında ilk şehit olan sahabe kimdir? Hz. Mihca 247. “Adalet mülkün temelidir” sözü kime aittir? Hz. Ömer 248. Oruç ibadeti hicretin kaçıncı yılında farz kılındı? Hicretin 2.yılında 249. İzmir- Çeşme’den bakınca Yunanistan’ın hangi adası görünür? Sakız adası 250. Özbekistan’ın başkenti neresidir? Taşkent 251. Cennet ile müjdelenen on sahabeye ne ad verilir? Aşerei Mübeşşere 252. Türk alfabesinde “k” dan önce hangi harf vardır? ı harfi 253. Şeytan nerede taşlanır? Mina’da 254. Müslümanlara Anadolu’nun kapısını açan savaş hangisidir? Malazgirt 255. Amerika’nın başkenti neresidir? Washington 256. Kayseri’nin en meşhur yemeği nedir? Mantı 257. Namazın ilk oturuşunda okunan tahiyyatın hükmü nedir? Vacip 258. Kur’an’ın sondan dördüncü suresi hangisidir? Lehep (Tebbet) 259. Nasrettin Hoca'nın mezarı nerededir? Konya-Akşehir 260. Kuzey Kıbrıs’ın Cumhurbaşkanı kimdir? Rauf Denktaş 261. Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in ilk diplomatı kimdir? Musab Bin Umeyr 262. İstiklal marşımızın yazarı kimdir? Mehmet Akif Ersoy 263. Azerbaycan’ın başkenti neresidir? Bakü 264. Cenaze namazı kılmanın hükmü nedir? Farzı Kifaye 265. Türkiye’nin Yunanistan ile sınır kapısının adı nedir? İpsala 266. İmamı Azamın iki meşhur talebesi kimlerdir? Muhammed, Yusuf 267. Türkiye’nin en son darbeci Generali kimdir? Kenan Evren 268. İki cennet genci kimlerdir? Hasan ile Hüseyin 269. 100 koyunun zekatı kaç koyundur? 1 Koyun 270. Dünyanın ortasından geçtiği farzedilen çizginin adı nedir? Ekvator 271. Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u ne zaman fethetti?1453 272. Mogadişu’yu kim sömürüyor? Amerika 273. Gece namazının İslam ıstılahındaki adı nedir? Teheccüd Namazı 274. Müslümanın akraba olan komşusu üzerinde hakkı kaçtır? Üçtür 275. Kur’an’ı Kerim’in ilk nazil olan tam suresi hangisidir? Fatiha 276. Cihat ibadeti ne zaman yapılır? Her zaman 277. Bosna Hersek’in Cumhurbaşkanı kimdir? Aliye İzzet Begoviç 278. Kur’an’ı Kerim’de kaç tane secde ayeti vardır? 14 279. İlk Cuma namazı nerede kılınmıştır? Ranuna vadisinde 280. Hartum nerenin başkentidir?Sudan 281. İngiltere’nin para birimi nedir? Sterlin 282. Ensardan ilk şehit kimdir?Haris Bin Süreka 283. Türkiye’nin Irak ile sınır kapısı nedir? Habur 284. Allah (c.c.)’ın var olması hangi sıfatıdır? Vücut 285. Türkiye’nin en uzun nehri hangisidir? Kızılırmak 286. Dünyanın en yüksek tepesi neresidir? Everest 287. Hz. Aişe validemiz kimin kızıdır? Hz. Ebu Bekir 288. Allah yolunda ilk kılıcı kim çekti? Zübeyr Bin Avvam 289. Japonya’nın para biriminin adı nedir? Yen 290. Allah (c.c.)’ın varlığının sonu olmaması hangi sıfatıdır? Beka 291. Cenaze namazı kaç rekattır? Sıfır 292. Numan Bin sabit hangi mezhebin imamıdır? Hanefi 293. Kahire nerenin başkentidir? Mısır 294. Oruçlu olan unutarak bir şey yutarsa ne olur? Bir şey olmaz 295. İnsanlığın ikinci atası kimdir? Nuh (a.s.) 296. Amerika’nın kanalından dolayı işgal ettiği ülke neresidir? Panama 297. Bulgaristan’ın para birimi nedir? Leva 298. Afganistan’ın başkenti neresidir? Kabil 299. Türkiye’nin en büyük gölü neresidir? Van Gölü 300. Allah (c.c.)’ın bir olma sıfatı nedir? Vahdaniyet 301. Deve kuşu başını neden kuma sokar? Görünmemek için 302. Hz. Hafsa validemiz kimin kızıdır? Hz. Ömer 303. Yorgan gidince ne olur?Kavga biter 304. Fransa ile İspanya arsındaki dağlara ne ad verilir? Pirene dağları 305. İspanya’da kurulan müslüman devlet hangisidir? Endülüs Emevi 306. İlk Osmanlı halifesi kimdir? Yavuz Sultan Selim 307. Avrupa ortak para birimi nedir? ECU 308. Allah (c.c.)’ın varlığının başlangıcı olmaması hangi sıfatıdır? Kıdem 309. Hz. Ömer’in lakabı nedir? Ömer-ül Faruk 310. Ramazan orucu tutan bir kimse az miktarda tuz yerse ne olur? Keffaret gerekir 311. Peygamberimiz (s.a.v.)’in süt annesinden kız kardeşi kimdir? Şeyma 312. Tilkiye tavuk yer misin? diye sorarsan ne cevap verir? Beni güldürme 313. Bir kesme şekerin kaç tane yüzü vardır? 6 314. Hicri takvimin üçüncü ayı hangisidir? Rebiül Evvel 315. Ak akçe ........... içindir? Kara gün 316. Namazda gözleri yummanın hükmü nedir? Mekruh 317. Sakallı bir kimse berbere gittiğinde saçı, sakalı ve neyi kısa kes der? Lafı 318. İsrail (a.s.) kimin oğludur? İshak (a.s.) 319. Türkiye’nin ikinci büyük gölü neresidir? Tuz gölü 320. Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in ilk inşa ettiği mescit hangisidir? Kuba mescidi 321. Henüz bebek iken çocukların birbirleriyle evlendirilmesine ne denir? Beşik kertmesi 322. 200gr bir kilonun kaçta biridir? Beşte biri 323. Üç km yolu yarım saatte yürüyen bir kişi 18km yolu kaç saatte yürür? 3 saatte 324. Namaz esnasında ağzına kar yada yağmur düşen onu yutarsa ne olur? Namaz bozulur 325. Kedi uzanamadığı ciğere ne der? Mundar der 326. Aç tilki kendini nerede görür? Tavuk kümesinde 327. Günümüzde nüfusu en fazla İslam ülkesi hangisidir? Endonezya 328. Ramazan ayı hicri takvimin kaçıncı ayıdır? 9 329. Tamamla: Besmelesiz çıkma yola, başa gelir her türlü ....... ? Bela 330. Ayetel Kürsi hangi surenin kaçıncı ayetidir? Bakara- 255 331. Bir yemeğe yanlışlıkla fazla tuz atılmışsa ne yapmak gerekir? İçine patates doğra 332. Riyad hangi ülkenin başkentidir? Suudi Arabistan 333. Sözlük manası temizlik, paklık manasına gelen kelime nedir? Abdest 334. Tamamla: İsteyenin bir yüzü kara .....................? Vermeyenin iki yüzü 335. Kızıl denizi Akdeniz’e bağlayan kanal hangisidir? Süveyş kanalı 336. Aç tavuk kendini nerede görür? Buğday ambarında 337. Peygamberimiz (s.a.v.)’in oğlu İbrahim hangi hanımındandır? Hz. Maria 338. Fatih Sultan Mehmet’in babası kimdir? II. Murat 339. Ramazan orucu tutan bir kimse zeytin çekirdeği yutarsa ne olur? Kaza gerekir 340. Devler gibi eser vermek için ne yapmak gerekir? Karınca gibi çalışmak 341. İskilipli Atıf Hoca ne zaman idam edildi? 1926 342. Uhutta vücudu kanlar içinde iken peygambere siper olan kimdir? Hz. Nesibe Hatun 343. Makedonya’nın başkenti neresidir? Üsküp 344. İşçi sınıfının uyanmasının sebebi nedir? Çalar saat 345. Hacılar hangi ayın kaçında Arafat’a çıkar? Zilhicce 9 346. Kim İnandığınız gibi yaşamazsanız, yaşadığınız gibi inanırsınız dedi?Hz. Ömer 347. 12 adaları ne zaman Yunanlılara verdik? 1947 348. Endonezya’nın başkenti nedir? Jakarta 349. Sevr mağarasına müşrikler hakkında bilgiyi kim getiriyordu? Abdullah b. EbuBekir 350. Paris metrosu yapımında hangi milletin yüzlerce insanları can verdi? Cezayir 351. Türkiye’de doğduğu halde kendi karasularımıza dökülmeyen nehir? Fırat - Dicle 352. Mum nereye ışık vermez?Dibine 353. İhramlı iken tırnak kesmenin hükmü nedir? Haram 354. On metre uzakta muz kabuğu gören Temel ne demiş? Uy gene düşeceğim 355. Aya ilk ayağını atan ve müslüman olduğu söylenen kimdir? Neil Armstrong 356. Hz. Osman peygamberimizin hangi kızlarıyla evlendi? Rukiye-Ümmü Gülsüm 357. Tarihte en uzun savaş kaç yıl ve kimler arasında olmuştur? İngiltere-Fransa 115yıl 358. Malezya’nın başkenti nedir? Kuala Lampur 359. Arefe günü, güneş doğunca, Mina’dan Arafat’a gitmek nedir? Sünnet 360. Mevlana’nın meşhur eserinin adı nedir? Mesnevi 361. Yeni bir ayakkabı alıyorsun, fakat altı kayıyor, ne yaparsın? Alta çiğ patates sürülür 362. Sarımsak yersen ne olur? Tansiyon düşer 363. Her şeyin bir zekatı vardır. Bedenin zekatı nedir? Oruç 364. Tamamla: Alma mazlumun ahını, çıkar ........? aheste aheste 365. Felak ve Nas surelerinin ortak adı nedir? Muavizeteyn 366. Şiirlerin her iki mısrasına ne ad verilir? Beyit 367. Dünyanın en uzun nehri hangisidir? Amazon 368. Hacda şeytan taşlamanın hükmü nedir? Vacip 369. Türkiye NATO’ya kaç yılında girmiştir? 1951 370. At gibi yiyebilmek için ne gerekir? Eşek gibi çalışmak 371. Dünyanın en büyük havaalanı nerededir? Cidde’de 372. Uhutta peygambere atılan oka elini siper edip çolak kalan kim? Talha Bin Ubeydullah 373. Aşk korkuya pençe, korku da aşka perde, Allah’tan nasıl korkmaz, insan onu sever de” beyti kime aittir? Necip Fazıl Kısakürek


<---geri span="">

HULEFA VE SAHEBE


Soru 1 : Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’i hayatında, müslüman olarak görüp ve müslüman olarak vefat eden mübarek insanlara ne ad verilir? Cevap : Sahabe.
Soru 2 : Tabiin kime denir? Cevap : Sahabeleri gören kimseye tabiin denir.
Soru 3 : Tebeut Tabiin kimlere denir? Cevap : Tabiini gören kimselerdir.
Soru 4 : Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in zamanında yaşadığı halde Efendimiz (s.a.v.)’i görme şerefine nail olmayan insanlara ne ad verilir? (Veysel Karani ve Habeş kralı Necaşi gibi) Cevap : Muhadram.
Soru 5 : Hulefai Raşidin kime denir sırasıyla sayınız? Cevap : Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’den sonra halifelik yapan dört halifeye denir. a- Hz. Ebu Bekir, b- Hz. Ömer, c- Hz. Osman, d- Hz. Ali (r.a.)
Soru 6 : Aşerei mübeşşire ne demektir ve kimlerdir. Cevap : Yaşarken cennetle müjdelenen on sahabeye denir. a- Hz. Ebu Bekir, b- Hz. Öme,r c- Hz. Osman, d- Hz. Ali, e- Hz. Sad Bin Ebi Vakkas, f- Hz. Zeyd Bin Sabit, g- Hz. Talha Bin Ubeydullah, h-Hz. Zübeyr Bin Avvam, i- Hz. Ebu Ubeyde Bin Cerrah, j- Hz. Abdurrahman B. Avf. Soru 7 : İslam devletini kurmak için Mekke’nin şirk ortamından Medine’ye göç eden Mekkeli müslümanlara ne ad verilir? Cevap : Muhacir.
Soru 8 : Mekke’den göç eden müslümanlara yardım eden, ellerindeki mallarının yarısını veren, Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ve ashabını bağrına basan Medineli müslümanlara ne ad verilir? Cevap : Ensar.
Soru 9 : Ashaptan Medine’ye ilk hicret eden sahabe kimdir? Cevap : Ebu Seleme (Abdullah).
Soru 10: İslamın ilk şehidi ve şehidesi bir karı-kocadır.Kimdir bu İslamın ilk kadın ve erkek şehitleri? Cevap : Yasir ve eşi Sümeyye hatun.
Soru 11: Hz. Ali (r.a.) ile Hz. Fatıma (r.anha)’nın küçük oğlu, İslam tarihinin Kerbelaşehidi diye andığı, kendi neslinden gelenlere “Seyyit” denilen, Rasulüllah (s.a.v.)’in torunu kimdir? Cevap : Hz. Hüseyin (r.a.).
Soru 12: En çok hadis rivayet eden sahabedir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ona kedileri çok sevdiği için kedilerin babası ismini verdiği 5374 hadis rivayet eden sahabe kimdir? Cevap : Ebu Hureyre (r.a.).
Soru 13: Kur’an’ı Kerim açıktan Mekkelilere hiç okunmamıştı. Peygamberimiz (s.a.v.)’in teklifini kabul eden sahabe olup hiç korkmadan ve çekinmeden Kabe’nin yanına vararak Kur’an’ı Azimüşşan’ın Rahman suresini slogan atarcasına Mekkeli müşriklere okuyan ve Bedir savaşında İslam düşmanı Ebu Cehli öldüren sahabe kimdir? Cevap : Hz. Abdullah Bin Mesut (r.a.)
Soru 14: İslam’ı ilk kabul eden insanlardan olup, kendisine Miraç olayında Rasulüllah (s.a.v.)’in “Bir gecede Kudüs’e oradan da göklere gidip geldiğini söylüyor sen bu işe ne dersin” denildiğinde cevaben: “O söylüyorsa doğrudur” diyerek imanını ortaya koyduğunda kendisine “Sıddık” lakabı verilen ve İslam’ın ilk halifesi olan, Peygamber (s.a.v.)’in sadık dostu ve “Kabre hazırlıksız giden, denize kayıksız açılmış gibidir” diyen sahabe kimdir? Cevap : Hz. Ebu Bekir (r.a.)
Soru 15: Uhut savaşında diğer şehitlerden ayrı bir özelliğe sahip olan, evlendiği gece cihada katılıp cünüp olarak şehit olan, Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in ifadesiyle: “Gasilül melaike” meleklerin yıkadığı şehit diye adlandırılan, şehitlerin omuzlarında olduğu anlatılan bu şehit kimdir? Cevap : Hz. Hanzala (r.a.).
Soru 16: Medineli ensarların en büyüklerindendir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in devesi hicrette onun evinin önüne çökerek onun misafiri olmuştu. Yaşadığı dönemde İslam’ın tüm savaşlarına katılmış, Hz. Muaviye’nin emri ile Bizans üzerine giden orduda yerini almış 93 yaşında İstanbul (Bizans) seferinde şehit olmuş, tarafından bulunmuş seneler sonra mezarı Akşemseddin adına türbe ve cami inşaat edilmiş ve hala İstanbul’un bir semti ismi ile anılan bu büyük sahabe kimdir? Cevap : Hz. Ebu Eyyub El Ensari (r.a.).
Soru 17: Müşrikken Uhut savaşında İslam ordusunun okçular kısmındaki boşluğundan faydalanıp İslam ordusunu zor durumda bırakan, müslüman olduktan sonra Mute savaşında kazandığı başarı ile Peygamberimiz (s.a.v.)’in kendisine : “O Allah (c.c.)’ın kılıçlarından bir kılıçtır” dediği ömrünü harp meydanlarında geçiren Allah’ın kılıcı (seyfullah) lakabını taşıyan bir sahabedir. Vücudunda kılıç değmedik yer kalmayan, fakat şehitlik nasip olmayan bu komutan sahabe kimdir? Cevap : Hz. Halit Bin Velit (r.a.).
Soru 18: İslam tarihinin kendisine şehitlerin efendisi dediği, Esedullah (Allah’ın Aslanı) lakaplı, Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in amcası olan, uhut savaşında Hindin emri ile Vahşi isimli bir kölenin attığı mızrakla şehit olan karnı yarılıp kalbi çıkarılan büyük sahabe kimdir? Cevap : Hz. Hamza (r.a.).
Soru 19: Annesi Hz. Fatıma (r.anha), babası Hz. Ali (r.a.) olan Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in sevgili torunudur. Kendisinin 6 aylık halifelik döneminden sonra halifelik sona erip bu zamandan sonra halifelik adına saltanat başlamıştır. Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in bu sevgili torununun ismini söyleyiniz? Cevap : Hz. Hasan (r.a.).
Soru 20: Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in ilk eşi ve onun 7 çocuğu olan (Kasım, Tahir, Tayyip, Zeynep, Rukiye, Ümmü Gülsüm ve Fatıma) isimlerindeki evlatlarının annesidir. İslam ümmetinin kadınların hayırlısı olarak bildirdiği ilk zevcesinin ismi nedir? Cevap : Hz. Haticetül Kübra (r.anha).
Soru 21: Müslümanların gizli ibadet ettikleri dönemde arkadaşları ile birlikte Mekke dışına ibadet etmek için giden, ibadet etmeleri müşrikler tarafından rahatsız edilince bir deve kemiğini alarak müşriklerin birinin kafasına vurarak İslam’da ilk kan döken sahabe olmuştur. Aynı zamanda düşmana savaşta ilk oku atan sahabe ünvanını taşıyan ve cennetle müjdelenen kimdir? Cevap : Hz. Sad Bin Ebu Vakkas (r.a.).
Soru 22: Kureyş’in en asil ailesine mensup, haya örneği bir insandır. İlk müslümanlardan olduğu gibi yaşarken cennetle müjdelenmiştir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in ayrı ayrı zamanlarda iki kızı ile evlenmiş olduğu için kendisine “Zinnureyn” (iki nur sahibi) lakabı verilmiş, Habeşistan’a yapılan ilk hicrete iştirak etmiş, İslam’ın üçüncü halifesi olmuş, vahiy katipliği yaptığı gibi 146 hadiste rivayet etmiş olan ve Kur’an okurken şehit edilen kendisinden meleklerin dahi haya ettiği bu büyük sahabe kimdir? Cevap : Hz. Osman Bin Avf (r.a.).
Soru 23: İslam tarihinde Hattabın oğlu olarak bilinen, cennetle müjdelenenlerden ikincisi olduğu gibi İslam’ında ikinci halifesidir. 40.cı müslüman olarak İslam’ı kabul etmiş, cahiliyye döneminde kızını diri olarak toprağa gömmüş ama İslam’ı kabulünden sonra ise ruhu karıncayı dahi incitmeyecek kadar incelmiş, halifelik döneminde dünyada bir daha benzeri çok zor yaşanacak adaleti gerçekleştirmiş ve sonunda 63 yaşında iken mecusi bir köle tarafından hançerlenerek şehit edildi. Yüzüğünde “Nasihat isteyene ölüm yeter” yazılı olan adaletin sahibi İslam’ın ikinci halifesi bu sahabe kimdir? Cevap : Hz. Ömer-ül Faruk (Ömer Bin Hattab) (r.a.).
Soru 24: İslamiyet’i kabul ederken “Allah (c.c.) beni yaratırken babam Ebu Talib’e mi sordu ki, ben iman edeceğim zaman ona sorayım” diyen ve kabul eden, Peygamberimiz (s.a.v.)’in amcasının oğlu, İslam’a ilk giren çocuk, cennetle müjdelenenlerden, dört halifenin dördüncüsü, Hz. Fatıma (r.anha) validemizin kocası, Hasan ile Hüseyin (r.a.)’in babası, Allah (c.c.) aslanı lakaplı bu yiğit sahabe kimdir? Cevap : Hz. Ali (r.a.).
Soru 25: Mekke’de ilk kez halkın içersinde “La ilahe İllallah” diyen sahabe kimdir? Cevap : Ebu Zer Gifari (r.a.).
Soru 26: Dünyanın hiç bir yerinde hiç bir zaman mevcut olmamış olan müesseseyi Hz. Ömer (r.a.) kurmuştu. Halk tarafından sorulan meselelerin cevabını ücretsiz olarak veren bir devlet kuruluşu idi. Bir nevi avukatlık olan bu müessesenin konusu halka hizmet, fetvaların sıhhatli olarak insana devlet eli ile (İslam hukukunu) insanın tabi hakkı olanı bildirmekti. Bu müesseselere ne ad verilir? Cevap : İfta Mahkemeleri.
Soru 27: Cömertliği ile tanınan, elindeki tüm hurma bahçesini vakfeden ve bir daha oraya girmeyen hatta hanımını dahi bahçe kapısının dışından çağıran, Uhut savaşında iken Efendimiz (s.a.v.)’e fırlatılan oka kolunu siper yaparak çolak kalıp vücudunun bir parçasını da vererek cömertliğini bu noktada da gösteren sahabe kimdir? Cevap : Talha Bin Ubeydullah (r.a.).
Soru 28: Erkam (r.a.)’ın evinde müslüman oldu. Medinelileri eğitmesi için Rasulüllah (s.a.v.) tarafından Medine’ye yollandı. Medine’de Müslümanlara ilk defa cemaatla namazı o kıldırdı. Uhut’ta müslümanların sancağını taşırken şehit oldu. Önceden zengin bir ailenin çocuğu iken, müslüman olup şehit edildiğinde vücudunu tam olarak örtecek kadar bir örtüsü dahi olmayan bu sahabe kimdir? Cevap : Musab Bin Umeyr (r.a.).
Soru 29: İslam’ın ilk müslümanları hep onun evinde dinle tanıştılar. Daha müslümanlar 40 olmadan gizli toplantı ve ibadetlerini onun evinde yaptılar. İslam onun evinde anlatılmaya, tebliğ edilmeye başlandı. Müslümanlar ve İslam tarihi için istisna bir yere sahip olan eviyle anılan bu misafirperver sahabe kimdir? Cevap : Erkam Bin Erkam (r.a.).
Soru 30: İslam’a ilk giren sekiz kişiden biri, cennetle müjdelenen on kişiden biri, Hz.Ömer (r.a.)’dan sonraki halife seçimindeki Şura heyetindeki altı kişiden biri, cennetle müjdelendiğini duyduğu zaman buğday, un ve yiyecek yüklü 700 deveden oluşan kervanını Allah yolunda hibe eden bu zengin sahabe kimdir? Cevap : Abdurrahman Bin Avf (r.a.).
Soru 31: Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in hicretinde Hz. Ebu Bekir (r.a.) ile Sevr mağarasında gizlendiklerinde üç gün müddetince onlara yemek taşıyan insan o civarda koyun otlatan bir insandı. Allah (c.c.) habibine onun eliyle yardım ediyordu. Bu sahabe kimdi? Cevap : Amir Bin Füheyre (r.a.).
Soru 32: Aslen İranlı olan ve çileyi tatmış olan sahabedir. Mecusi (ateşe tapan) bir ailenin çocuğu olup ailesinin inancı kendisini tatmin etmedi ve Hıristiyanlığı duyunca Hıristiyan olup yıllarca bir papaza hizmet etti. O dinde onu tatmin etmedi ve Allah Resulü (s.a.v.)’i duydu. İslam’ı kabul etmek için Mekke’ye doğru gelirken onu yol arkadaşları köle diye bir Medineli yahudiye sattılar. Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in hicretinde Medine’ye geldiğini hurma dalında iken duyunca heyecandan düştü. İyileşince gidip müslüman oldu ve onu müslümanlar kölelikten kurtarmak için aralarında 300 hurma ağacı yetiştirip yahudiye vermek için anlaştılar. Yahudi bu hali görünce hidayete erdi ve müslüman oldu. Böylece o kölelikten, yahudi dininden, hurmalıkta yahudinin olmaktan kurtuldu. Hendek savaşı öncesinde istişare yapılırken Hendek kazılması fikrini ortaya atan ve fikri kabul edilmiş olan büyük sahabe kimdir? Cevap : Hz. Selman-ı Farisi (r.a.).
Soru 33: Ensardan olup küçük yaşta Kur’an’ı Kerim’i ezberledi. Hz. Peygamber(s.a.v.)’in vahiy katipliğini yaptı. Rasulüllah (s.a.v.)’in emri ile Süryani ve İbrani dillerini öğrendi. Hz. Peygamber (s.a.v.)’in mektuplarını yazdı ve tercümanlığını yaptı. Hz. Ebu Bekir döneminde Kur’an ayetlerinin “Mushaf” haline toplanışında çalışan heyetin başı da olan bu sahabe kimdir? Cevap : Zeyd Bin Sabit (r.a.).
Soru 34: İslam tarihinde okçuların emiri (komutanı) adıyla meşhur olan sahabe kimdir? Cevap : Abdullah Bin Cübeyr (r.a.).
Soru 35: Yaşı yirmiyi geçmediği halde, aralarında büyük sahabelerinde bulunduğu, Bizanslılara karşı savaşacak İslam ordusuna Rasulüllah (s.a.v.) tarafından komutan atanan sahabe kimdir? Cevap : Üsame Bin Zeyd (r.a.).
Soru 36: Uhut savaşında vücudu kanlar içinde kaldığı halde Peygamberimiz (s.a.v.)’i korumak için çarpışıp kahramanlık gösteren kadın sahabe kimdir? Cevap : Hz. Nesibe, lakabı; Ümmü Ümera (r.anha).
Soru 37: Hicretin 49. Senesinde , içlerinde İbni Abbas, İbni Ömer, İbni Zübeyr ve Ebu Eyyub El Ensari (r.a.)’nin de bulunduğu İslam ordusu İstanbul’u kuşatmıştı. Bu güzide ordunun komutanlığını yapan sahabe kimdir? Cevap : Süfyan İbni Avf (r.a.).
Soru 38: Savaşa katılmadıkları için haklarında ayet inen üç sahabe vardı ki bunlarla Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ve ashabı konuşmamış, selamlarını almamış ve selam vermemişlerdi. Ne zaman ki pişmanlıklarını tövbe ile Allah (c.c.)’a kabul ettirmişler ve o zaman Efendimiz (s.a.v.) ve ashabı Allah (c.c.)’ın izni ile konuşmuşlardı. Haklarında ayet inen bu üç sahabe hangileridir? Cevap : Kab Bin Malik, Murare Bin Nebi, Hilal Bin Ümeyye (r.anhüm).
Soru 39: Hz. Bilali Habeşi’ye kızgın çöller üzerinde dininden döndürmek için taşlarla işkence yapan kafir kimdi ve bu kafirin akıbeti ne oldu. Cevap : Ümeyye Bin Haleftir. Bedir savaşında sahabeler tarafından öldürüldü.
Soru 40: Annesi, Rasulüllah (s.a.v.)’i korumak için silah kuşanan ilk kadın, babası akabede biat eden yetmiş kişiden biri, kardeşi Uhut’ta kendini Hz. Peygamber (s.a.v.) için feda edenlerden, Necid’te peygamberlik iddiasında bulunan Müseyleme’ye Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.v.)în mektubunu götürmüş orada vücudu parça parça doğranarak şehit edilen sahabe kimdir? Cevap : Habib İbni Zeyd (r.a.).
Soru 41: Başlangıçta Rasulüllah (s.a.v.)’in aleyhinde hicivler yazdı. Fakat sonra pişman olup Medine’ye affolunmak ümidi ile gitti. Rasulüllah (s.a.v.)’in huzurunda müslümanlığı kabul etti ve Rasulüllah (s.a.v.)’i öven meşhur “Bürde” kasidesini okudu. Rasulüllah (s.a.v.) çok memnun kaldı ve sırtından hırkasını çıkarıp ona giydirdi. Şair olan bu sahabe kimdi? Cevap : Kab Bin Züheyr (r.a.).
Soru 42: İslam’da ilk gerilla kurucusu olan sahabe kimdir? Cevap : Ebu Basir (r.a.).
Soru 43: Peygamberimiz (s.a.v.) bir sahabeye, bir sır olarak, münafıkların kimliklerini bildirmişti (listesini vermişti). Hatta Hz. Ömer (r.a.) gelmiş “Acaba bende bu listede varmıyım” diye sormuştur. Bu listeyi Allah Resulü (s.a.v.)’in verdiği sahabe kimdir? Cevap : Hz. Huzeyfe (r.a.).
Soru 44: Medine’de münafıkların başı olarak bildirilen şahıs kimdir? Cevap : Abdullah Bin Ubey Bin Selul.
Soru 45: Peygamber Efendimiz (s.a.v.) cemaat olarak iki sahabenin arkasında namaz kılmıştır. Bu iki sahabe kimlerdir? Cevap : Hz. Ebu Bekir (r.a.) ve Hz. Abdurrahman İbni Avf (r.a.)
Soru 46: Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in halasıdır. Kardeşi Allah’ın aslanı lakabıyla anılan Hz. Hamza, oğlu Peygamberimiz (s.a.v.)’in yardımcısı Zübeyr İbni Avvam’dır. Uhut savaşında müslümanlara su taşıyan, Hz. Peygamber (s.a.v.)’i yalnız kalmış görünce su tulumunu fırlatıp savaş alanına atılan, kahramanca Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’i savunan, kardeşi Hz. Hamza’nın parçalanmış vücudunun başında “Vallahi sabredeceğim, bunlar Allah (c.c.) yolunda oldu” diyen sahabe hanım kimdir? Cevap : Safiyye Binti Abdulmuttalip (r.anha).
Soru 47: Ashabın en güzel simalarından biri idi. Bazı zaman Cebrail (a.s.) Resulü Ekrem (s.a.v.)’in huzuruna onun suretinde gelirdi. Bu güzel simalı sahabe kimdir? Cevap : Dıhyetül Kelbi (r.a.) (Dıhye İbni Halife).
Soru 48: Hz. Ömer (r.a.)’in Sad Bin Ebi Vakkas komutasında 8000 müslümanı 60000 kafire karşı gönderdiği ve İran ordusu komutanı Calinus’la, Rüstem’i öldürerek kazanılan savaş hangisidir? Cevap : Kadisiye savaşı.
Soru 49: Bizans ordu komutanı olarak, Halit Bin Velit komutasındaki İslam ordusunun karşısına gelip Hz. Halit’le görüştükten sonra müslüman olup aynı günkü komutanı olduğu orduya karşı savaşıp sadece bir saat müslümanlığı esnasında gusül, şahadet, iki rekat namaz ve cihadı yerine getirip adını dahi değiştirmeye vakit bulamadan şehit olan insan kimdir? Cevap : Cerce (Corci).
Soru 50: Hz. Osman (r.a.)’ın halife seçilmesinde Hz. Ömer (r.a.) işaretiyle oluşan “Şura Heyeti” kimlerden ibaretti? Cevap : a- Abdurrahman Bin Avf (r.a.), b- Zübeyr Bin Avvam (r.a.), c- Hz. Ali (r.a.), d- Hz. Osman (r.a.), e- Talha Bin Ubeydullah (r.a.), f- Sad Bin Ebi Vakkas (r.a.), g- İhtilaf olması halinde ise Abdullah Bin Ömer (r.a.).
Soru 51: İki müslüman gurubun ki bunlardan biri Hz. Ali (r.a.) taraftarları diğeri ise Hz. Muaviye (r.a.) taraftarları arasında yapılan çarpışmanın İslam tarihindeki ismi nedir? Cevap : Sıffın olayı.
Soru 52: Hz. Hatice (r.a.)’nin erkek kardeşinin oğludur. Kabeyi Muazzama’nın içinde doğmuş olan tek kişidir. Ancak Mekke fethedildiği gün müslüman olmuştur. Bu geç kalışından dolayı büyük pişmanlık duymuş, uzun süre ağlamış, Darun Nedve adı verilen tarihi evini satarak geçmişin acı izlerini silmek istemiştir. Bütün varlığıyla İslam’a yönelmiş, bütün malını Allah (c.c.) yolunda harcamış olan bu sahabe kimdir? Cevap : Hakim İbni Hazam (r.a.).
Soru 53: Hz. Ali (r.a.)’ın oğlu Hz. Hasan’a iyi muhafaza etmesi gerektiğini söyleyerek sekiz tane tavsiyede bulundu. Bu tavsiyeler nelerdir. Cevap : a- Zenginliklerin en büyüğü akıldır, b- Fakirliklerin en büyüğü ahmaklıktır, c- Vahşetin en büyüğü kibirdir, d- Meziyetlerin en büyüğü güzel ahlaktır, e- Ahmaklarla arkadaş olma, f- Yalancılarla dost olma, g- Cimrilerle arkadaşlık kurma, h- Dine lakayt olanlarla dostluk kurma. Soru 54: Hz. Bilal’i özgürlüğüne kim kavuşturdu? Cevap : Hz. Ebu Bekir (r.a.).
Soru 55: Gördükleri işkencelerden dolayı müslümanlar göç etmek zorunda kalmışlardır. Müslümanların göç ettiği yerlerin ismini söyleyiniz? Cevap : Habeşistan ve Medine.
Soru 56: Medine’ye ilk hicret eden sahabe kimdir? Cevap : Ebu Seleme Bin Abdul Esad (r.a.).
Soru 57: Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’i vefatından sonra hangi sahabe yıkadı? Cevap : Hz. Ali (r.a.).
Soru 58: Habeşistan’a ilk hicret edenler kimdi ve başlarında kim vardı? Cevap : 16 kişi idiler ve başlarında Hz. Osman (r.a.) vardı.
Soru 59: Hz. Muhammed (s.a.v.)’e peygamberlik gelmeden önce, Ukaz panayırında içlerinde Hz. Muhammed (s.a.v.)’in ve Hz. Ebu Bekir (r.a.)’ın de bulunduğu bir topluluk içinde yakında bir peygamber geleceğini bildiren şahıs kimdir? Cevap : Kus Bin Saide.
Soru 60: Müslümanların İslam’ın beşinci halifesi dedikleri Emevi halifesi kimdir? Cevap : Ömer Bin Abdulaziz (r.a.).
Soru 61: Hz. Ebu Bekir kaç yıl halifelik yaptı? Cevap : Iki sene, üç ay, sekiz gün.
Soru 62: Mekke fethedildiğinde Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Kabe’nin anahtarını kime vermişti? Cevap : Osman Bin Talha (r.a.).
Soru 63: Bedir savaşında oğlu Abdurrahman’ı müşrikler içinde görüp onunla dövüşmek istediğinde Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in izin vermediği sahabe kimdir? Cevap : Hz. Ebu Bekir (r.a.).
Soru 64: Medine’de müslümanlara cemaatla ilk defa namazı kim kıldırdı? Cevap : Musab Bin Umeyr (r.a.).
Soru 65: Kudüs hangi halife zamanında fethedildi? Cevap : Hz. Ömer (r.a.) zamanında.
Soru 66: Uhut savaşında Rasulüllah (s.a.v.)’in miğferinin demir halkalarının mübarek yüzüne batması üzerine, dişleriyle halkaları çıkartan, bunu yaparken iki dişi kırılan sahabe kimdir? Cevap : Ebu Ubeyde Bin Cerrah (r.a.).
Soru 67: Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in amcasının oğludur. Hicretten üç yıl önce müslümanların abluka altında alındıkları sırada Mekke’de dünyaya geldi. Rasulüllah (s.a.v.)’in terbiyesinde yetişti ve duasını aldı. Hicretin 27.ci yılında Afrika fütuhatına, 48.ci yılında Hz. Ebu Eyyub El Ensari ile İstanbul seferine katıldı. Hz. Ali (r.a.) zamanında Basra valiliği yapan bu sahabe kimdir? Cevap : Abdullah İbni Abbas (r.a.).
Soru 68: Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’den “Genişliği, gökler ve yer kadar olan cennet” sözünü duyunca bir anda ruhunda fırtınalar koptu. “Gökler ve yer kadar” diyerek hayal etmeye çalıştı onu. Bedir, çölde bir kum tanesi kadar küçüktü şimdi. Sevinçle ürperdi. Mademki bunu O müjdeledi, bir an önce oraya kavuşmalıyım, dedi. Eline bir kaç hurma aldı ve yemeye başladı. Fakat ne garip, yediği her hurma, bir öncekinden daha lezzetsizdi. Durdu. Yiyecek zamanı varmıydı? Hayır, bu çok uzun bir süre, dedi. Elindeki hurmaları fırlattı. Atını savaş alanına sürdü. Dövüşüyor ve şu beyitleri söylüyordu: “Cihatta sabırla, Allah’a takva ve salih amel azığıyla koşmak. Her azık tükenmeye mahkum. İyilik ve takvada yalnız hakikat.”Yolunuz Bedir’e düşerse bir gün, duvarlarla çevrili bir alan göreceksiniz. Girin kapıdan, yürüyün ince beton yoldan. İşte küçük boş bir havuz, hayır havuz değil, vardınız onun yanına. Orada yatan 14 kişiden biridir. Sorun nasıl attı hurmaları elinden! Sorun! Kimdir bu sahabe? Cevap : Umeyr Bin El Humam (r.a.).
Soru 69: Peygamberimiz (s.a.v.) Hakka davet için gittiği Taif’den kederli bir halde Mekke’ye döndüğünde onu kim himayesine almıştı? Cevap : Mutim Bin Adiyy.
Soru 70: Henüz müslüman olmamış Ebu Talha’nın evlenme teklifini “Eğer müslüman olursan, işte o benim mehrim olsun, evlenelim, başka bir şey istemem” sözleriyle cevap veren hanım sahabe kimdir? Cevap : Rümeysa (r.anha).
Soru 71: Müşrikler her vücudunu parçalayışta ona soruyorlardı: “Muhammed’in senin yerinde olmasını istermisin?” oda her defasında şu cevabı veriyordu: “Vallahi Muhammed (s.a.v.)’e bir diken batması karşılığında, ailem ve çocuğumla birlikte rahat olmak istemem” Kimdir bu yüce sahabe? Cevap : Hubeyb Bin Adiyy (r.a.).
Soru 72: Müslüman olanların 14.cüsüdür. Önce Habeşistan’a sonra Medine’ye hicret etmiştir. Bedir savaşında yararlıklar göstermiştir. Hicretin 2.ci yılında vefat ettiğinde, Hz. Peygamber (s.a.v.) cenazesi üzerine kapanıp onu öpmüş, ağlamış ve tabuta konulduğu sırada: “Ey Osman ne mutlu sana! Şimdi devlet saadet senin içindir. Ne dünya sana bir hülle (elbise) giydirdi, ne de sen dünyaya bir kıymet verdin. ” Buyurmuştur. Eskimiş ehramıyla kefenlenen bu sahabe kimdir? Cevap : Osman İbni Mazun (r.a.).
Soru 73: Bir gün bir toplulukta Rasulüllah (s.a.v.) efendimiz sırayla: “Bugün sizden kim oruçlu olarak sabahladı? Sizden kim bugün bir hastayı sordu? Bugün sizden kim bir cenazede hazır bulundu? Bugün sizden kim bir yoksulu doyurdu?” sorularını sordu. Sahabeden sadece bir kişi “Ben ya Rasulüllah” diye cevap veriyordu. Bu sahabe kimdir? Cevap : Hz. Ebu Bekir (r.a.).
Soru 74: İsrail oğullarından ve Yusuf (a.s.)’ın soyundandır. Kur’an ile Tevrat arasındaki benzeyişliğe dikkat çekerek kavmine: “Musa’ya nazil olan Tevrat’ı Allah kelamı kabul edipte Muhammed (s.a.v.)’e nazil olan Kur’an’ı inkar etmek zulümdür” diyerek müslüman olmuştur. Ahkaf suresinin 10 ayeti sonuna kadar kendisi için nazil olan bu sahabe kimdir? Cevap : Abdullah İbni Selam (r.a.).
Soru 75: Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in Mekke’den Medine’ye hicretini başlangıç olarak alan hicri takvimi kim başlatmıştır? Cevap : Hz. Ömer (r.a.).
Soru 76: Mekke fethedildiğinde Kabe’nin anahtarını Rasulüllah (s.a.v.) kime vermiştir? Cevap : Osman Bin Talha (r.a.)’a.
Soru 77: Hz. Hatice annemizden sonra müslüman olan kadın kimdir? Cevap : Hz. Abbas’ın hanımı Ümmül Fadl (r.anha).
Soru 78: Tarık Bin Ziyad size neyi hatırlatıyor? Cevap : Endülüs’ün fethini.
Soru 79: Ölümünde Rahmanı arşı titreyen sahabe kimdir? Cevap : Saat Bin Muaz (r.a.).
Soru 80: Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in seni seviyorum dediği sahabe kimdir? Cevap : Muaz Bin Cebel (r.a.).
Soru 81: İslam aleyhine şiirler yazarak fitne çıkaran ve sahabe tarafından öldürülen şahıs kimdir? Cevap : Kab Bin Eşref.
Soru 82: Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Mekke’den Medine’ye hicret ederken Ranuna vadisinde konaklamış ve orada ilk Cuma namazı kılınmıştır. Hutbeyi Peygamber Efendimiz (s.a.v.) okumuştur. Cumayı kıldıran sahabe kimdir? Cevap : Esad Bin Zürare (r.a.).
Soru 83: Allah Resulü (s.a.v.)’in hendek savaşında düşmanı gözetlemek için görevlendirdiği sahabe kimdir? Cevap : Huzeyfe (r.a.).
Soru 84: “Bana uyarıcı ihtarlar yapmadıkça, sizde hayır yoktur. Sizlerden gelen bu uyarıları güzel karşılamadıkça biz de hayır yoktur” Cevap : Hz. Ömer (r.a.).
Soru 85: “Ömrüm boyunca oruç tutsam, hiç uyumadan geceyi ibadetle geçirsem, malımı parça parça Allah yolunda infak etsem ve bu hal üzere ölsem, fakat gönlümde Allah’a itaat edenlere karşı bir sevgi, isyan edenlere karşı da bir nefret duygusu taşımazsam, bütün bu yaptıklarımdan fayda göremem” diyen sahabe kimdir? Cevap : Abdullah Bin Ömer (r.a.).
Soru 86: Hz. Osman (r.a.)’ı halife ilan eden sahabe kimdir? Cevap : Abdurrahman Bin Avf (r.a.).
Soru 87: İslam tarihinde kim ilk olarak oğlunun halife olmasını vasiyet etmiştir? Cevap : Muaviye oğlu Yezid’e.
Soru 88: Kadisiye savaşında Rüstem’e gidip “Biz dileyenleri kula kulluktan kurtarıp yalnız Allah (c.c.)’a kul yapmaya, insanları batıl düzenlerin zulmünden kurtarıp İslam’ın adaletine koymak için gönderildik” diyen elçinin adı nedir? Cevap : Rabi Bin Amr.
Soru 89: 8-10 yaşlarında esir edilerek köle pazarında satıldı. İlk müslüman olanlardan olan sahabeler arasında yer alır. Çocuk yaşta babasıyla, Allah Resulü (s.a.v.) arasında “Kimi tercih ediyorsun” sorusuna “Ya Rasulüllah sizin üzerinize hiç bir kimseyi tercih edemem, benim annem de, babam da sensin” diyerek peygamber sevgisinin anne ve baba sevgisinin üstünde olduğunu belirtmiştir. Peygamberimiz (s.a.v.) Taif’te müşrikler tarafından taşlandığında vücudunu taşlara karşı tutarak liderini korumaya çalışmıştır. Kur’an’ı Kerim’de ismi geçen yegane sahabe olup, “Allah Resulünün sevgilisi” lakabıyla şereflenmiştir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), Bir çok defasında gazvelere çıktığında yerine onu vekil bırakırdı. Bedir savaşından itibaren, şehit düştüğü Mute savaşına kadar yapılan bütün gazvelere katılmıştır. Savaş meydanlarında ok atmada pek maharetli ve becerikliydi. Mute’de şehit olduğunu duyduğunda gözleri yaşaran peygamber Efendimiz (s.a.v.): “Bu göz yaşları sevgilinin sevgiye olan iştiyakı” dediği sahabe kimdir? Cevap : Zeyd İbni Harise (r.a.).
Soru 90: İlk müslümanlardan olup, Hz. Ali (r.a.)’ın abisidir. Kendisinin tanındığı meşhur ismi vefatı esnasında, Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in söylediği bir söz üzerine söylene gelmiş ve o isimle meşhur olmuştur. Habeşistan’a hicret eden müslümanların içinde bulunmuş ve Habeş kralı Necaşi’ye karşı müslümanların sözcülüğünü yapmıştır. Peygamberimiz (s.a.v.)’in: “Zeyd şehit olursa o, o şehit düşerse Abdullah Bin Revaha, O da şehit düşerse asker kimi isterse onu komutan yapsın” dediği savaşta şehit düşen ikinci sıradaki komutandır. İsmini de bu savaşta şehit oluş şekliyle almıştır. Bu komutanın adını ve hangi savaşta şehit olduğunu yazınız. Cevap : Caferi Tayyar (r.a.) - Mute savaşı.
Soru 91: Şerefli tarihimiz nice kahramanlıklara sahne oldu. Nice çileler çekildi, nice şehitler verildi. İşte İslam’ın ilk yıllarında bir sahabe bu çile ve işkenceye maruz kaldı. Dövüldü, sövüldü, fakat asla dininden dönmedi. Kızgın korlara yatırıldı. O korları çiçeğe çevirmedi Allah, kuluma cennette çok nimetler vereyim diye, örnek olsun ondan sonra gelecek rahatını seven müslümanlara diye. İşte o mübarek insanın kemikleri görünecek şekilde yanıktı sırtı. Yanık sırtını Hz. Ömer (r.a.)’a göstererek “Ya Ömer neydi o ilk günlerde çektiğimiz çileler” diyordu. Bu çilekeş sahabe kimdir? Cevap : Habbab Bin Ered (r.a.).
Soru 92: Alemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimiz (s.a.v.) 571 yılında dünyaya geldi. İnsanları kölelikten, putlara kulluktan kurtarmak ve temizlemek için gelmiştir. Uzak-yakın demeden bütün insanlara vahiy kültürünü sunmuştur. Kimileri inkar etti. İnkar edenler müslümanları ümitsizliğe düşürmedi. Kimileri iman etti, grup grup Allah’ın dinine girdi. Onlar da müslümanları şımartmadı, şükrünü artırdı. Bunlar Mekkeli, Medineli, Taifli, Faslı olup İslam’a gönül vermişlerdi. Bunlardan biri de Rum diyarlarından gelen ve sapsarı rengiyle bu hayır ummanına bir çeşni katan sahabe kimdir? Cevap : Süheyl Er Rumi (r.a.).
Soru 93: Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in sır katibinin ismi nedir? Cevap : Hz. Huzeyfe (r.a.).
Soru 94: Medine’de kurulmuş yeni İslam devletinin, Mekke müşrik devletiyle yaptığı ilk yazılı anlaşma Hudeybiye anlaşmasıdır. Bu anlaşmanın şartlarından bir tanesi şu şekilde idi. Mekke’de müslüman olup, gizlice Medine devletine sığınanların geriye iadesi idi. Bu anlaşma gereği Medine’ye kaçamayan, yeni müslüman olmuş olan müslümanlar, çareyi Mekke ile Şam arasında El-İss diye adlandırılan yerde bir müslüman sahabenin kurmuş olduğu gerilla kampına katılmakta buluyorlardı. Bu gerilla kampına katılan ve eğitilen sahabeler, Mekkeli müşriklerin Şam tarafına gönderdikleri ticaret kervanlarını basarak mallarına el koyuyorlar ve sürücüleri de esir alıyorlardı. Bu durumdan tedirgin olan Mekkeli müşrikler Hz. Peygamber (s.a.v.)’e müracaat ederek Hudeybiye anlaşmasının ilgili maddesinin kaldırılmasını ve bu gerilla kampının dağıtılmasını istediler. Bu gerilla kampını kurarak yöneten sahabe ve bu gerilla kampının ismi nedir? Cevap : Ebu Basır ve Ebu Basır Kampı.
Soru 95: Hilafetin hakemler vasıtası ile tespit edilmesine karar verilen sıffın hadisesinden sonra (Hüküm ancak Allah (c.c.)’a aittir) ayetini delil göstererek hakem olayını küfür addeden müslümanlara ne ad verilir? Cevap : Harici.
Soru 96: Ashabtan ve İslam’ı ilk kabul edenlerdendir. En çok hadis rivayet edendir. Hz. Ömer (r.a.)’ın hilafeti döneminde Bahreyn ve Medine’de valilik yapmıştır. Kedileri çok sevdiğinden dolayı Peygamberimiz (s.a.v.) kedilerin babası anlamına gelen Ebu Hureyre lakabını vermiştir. Kendisi de bu isimden hoşlandığından İslam tarihinde bu isimle anılmaktadır. Ebu Hureyre (r.a.)’ın asıl ismi nedir? Cevap : Abdullah.
Soru 97: Hendek gazvesinden sonraki zaman içersinde müşrikler, daha önce savaşlarda ölen Kureyş büyüklerinin yerini dolduramıyor ve halka fazla tesir edemiyorlardı. Her ne kadar büyüklerinin yolundan gitmiş olsalarda Hicretin 6.yılında Peygamberimiz (s.a.v.) görmüş olduğu bir rüya üzerine umre yapmaya hazırlandı. Etrafındaki müslüman kabilelere haber gönderdi. Fakat bunlar “Muhammed can düşmanlarının içine giderek kendini tehlikeye atıyor” düşüncesiyle birer bahane uydurarak Mekke’ye gitmekten çekindiler. Bunun üzerine Peygamberimiz (s.a.v.) Medineli müslümanlardan meydana gelen 1500 kişilik bir toplulukla yola çıktı. Fakat kafile Hudeybiye mevkiine yaklaştığında, müşrikler müslümanların Mekke’ye girmelerine izin vermeyeceklerini söylediler. Ve sadece müslümanları vekaleten bir kişinin Mekke’yi ziyaretine izin verdiler. Ve bu iş için nihayet Hz. Osman (r.a.) seçildi ve gönderildi. Fakat Hz. Osman müşrikler tarafından göz hapsine alındı. Kureyşin bu hareketi müslümanlar arasında Osman öldürüldü diye haber yayılmasına sebep oldu. Bunun üzerine Peygamberimiz (s.a.v.) artık muharebe etmedikçe dönmeyiz dedi ve orada bulunan müslümanlardan bir tanesi hariç “ölüm var dönüm yok” diyerek Semure adı verilen ağacın altında tek tek biat aldı. Bu biatin adını ve peygamberimiz (s.a.v.)’e biat vermek nasip olmayan o bir kişi niçin biat vermemiştir? Cevap : Rıdvan biati - Kırmızı renkli devesini aramayı biate tercih ettiği için.

http://www.islamiyet.gen.tr/ alıntıdır.

<---geri span=""> devam..
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...